Savcıyı tehdit eden Mustafa Kemal Zengin’den ‘cinnet’ kılıflı savunma savunma: Çikolatamızı aldık gittik
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde adliyenin konferans salonunda görülen duruşma saat 11.00 sıralarında başladı. Duruşmaya doktor Fırat Sarı’nın da ortalarında bulunduğu 30 tutuklu sanıkla birtakım tutuksuz sanıklar, müştekiler ve avukatlar katıldı.
Davanın görülmeye devam edilen dördüncü duruşmasında savcı Yavuz Engin’i tehdit eden Mustafa Kemal Güçlü de savunma yaptı.
Savunmasında yargılandığı kimseyi tanımadığını söyleyen Varlıklı, “Beni burada neredeyse kimse tanımıyor. Tuğçe Hanım tutuklanmış. Aylin Hanım geldi aklıma ona ‘Bu evrakın savcısı benim arkadaşım, sana yardımcı olamam’ dedi. Buradaki bireyler devletin açığını bulmuş ve kimi hastanelerle birtakım şahıslar bunu kullanıyor. Ortalık boş bulunmuş. Bunlar çözülmediği sürece daima devam edecekler. Kim kime dum duma buraya çıkan herkes güya sütten çıkmış ak kaşık.” dedi.
“Avcılar Hastanesi Fırat Sarı’ya kâr hissesi ve el altından para veriyor. Ben tutuklanmadan evvel İngiltere’den Bakan getirdim Türkiye’ye yatırım yaptırdım herkes ‘Hukuk’ dedi bana; fakat burada hukuksuzlık var.” diyen Güçlü, “Boş yere 7 aydır yatıyorum. Savcı Bey her şeyimi incelemiş bir şey bulamamış. Yalnızca isim verdim diye mi bu türlü oldu sizin isminizi versem sizi de mi içeri atacaklar Hakim beyefendi. Beni susturmak için şafak operasyonu yapıldı. Beni almasaydınız ben bunu medyaya duyuracaktım hastanelerde cinayet işleniyor diye. Biz kime güveneceğiz. Burada, bebek çetesi yargılıyorsunuz ancak buradaki şahısları değil herkes sorgulanmalı bataklığı kurutmalısınız. Benim bu olayla bir ilgim yok. Savcıya yardım etmek istedim yalnızca. Buradaki kimseyi bilmiyorum. Bu hastaneler kapalı lakin isim değiştirip yeniden devam edecekler. ” dedi.
Zengin savunmasının devamında, “Pandemi periyodunda maske ürettim hatta Merkel’in taktığı maskeyi ben yaptım. Devletin tüm kurumlarına armağan ettim. Lakin savcılık ne yaptı. Bizim fotoğraflarımızı basına verdi. Bizim olağanda içeri basın görmeden girmemiz lazımdı lakin tüm basını oraya çağırmış. Ben yalnızca buna sessiz kalmak istemedim. Aylin de benden rica etti ‘Gel bildiklerini anlat’ dedi ben de bildiklerimi anlattım. “Sayın Savcım sen neden bunları tutuklamıyorsun” dedim. ‘Biz buranın ağababasıyız lafım benim de etrafım var isterseniz yardımcı olurum’ demek istememdi. Yanlış üslup yanlışsız kelamın katiliymiş. Ben üslubumdan ötürü bu noktaya düştüm bu bahiste özür diliyorum” dedi.
Zengin’in savunmasını tamamlanmasının akabinde mahkeme heyeti, duruşmayı 24 Nisan saat 10.00’a erteledi.
