Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmed Şara, rejimin devrilmesiyle ülkeye dönüşlerin hızlanacağına işaret ederek, “Eminim 2 yılda 14 milyon Suriyeli ülkesine dönecek” dedi. Şara yaptığı açıklamada “Verdiğimiz kelama sadık kalmalıyız. Devletin inşasında önceliklerimiz olacak. Adalet dağıtacak kurumlar inşa edeceğiz” tabirlerini kullandı.

10 günden az kaldı ve Trump’ın koltuğa oturmasından sonra ‘öfkeli’ bir sürecin başlayacağına dair beklentiler yükseliyor. Hem Washington’da hem dünyada… Ekipler alana çıkmadan mevcut ve gelişen duruma yönelik bir-iki notu kısa vadeli geleceğe emanet edelim. Trump ve takımının “yeni dünya tertibi yahut çok kutuplu dünya” umurunda bile değil! “ABD’yi tekrar büyük yapma” planlarına nazaran, kurala dayalı yeni tertibin yıkıldı-yıkılacak olduğunda mutabıklar, yerine koyacakları konusunda da açık-ayrıca ‘güçlü’

Ülkedeki ulusal güçlerin 8 Aralık 2024’te Şam’a girip Baas rejimini devirmesinin akabinde bölgede yeni bir süreç başladı. Siyasi ve askeri birliği sağlamak ismine çalışmalar başlatan yeni Suriye idaresi, kuzeydoğudaki Rakka, Haseke (Hasiçi) ve Deyrizor kentlerini işgal eden PKK/YPG terör örgütüne Türkiye ile birlikte son ikazlarını verdi. Bölgedeki değişimi fırsat bilen İsrail ise Golan Tepeleri’ndeki işgalini ilerletmeye başladı. Pekala, Türkiye başta olmak üzere tüm dünyanın dikkatini üzerine çeken bu coğrafya hakkında neler biliyoruz? İşte Suriye hakkında her şey…

Suriye’nin yeni lideri Ahmed Şara, mart ayında kurulacak süreksiz hükümetle kapsayıcı bir siyasi yapı oluşturmayı hedefliyor. Programda iç savaş nedeniyle çöken altyapı ve iktisadın tekrar inşa edilmesi, tüm dini ve etnik kümelerin temsil edildiği bir idare kurulması var. Komşular ve bölgesel aktörlerle de inanç ve iş birliğine dayalı bir diplomasi yürütülecek.

İbn Haldun’un bizim durumumuzu tam olarak tabir eden bir kelamı vardır. Bir milletin uyanışını ve geri dönüşünü tanımlar: “Su, nasıl suya benzeriyse; milletlerin geleceği de geçmişine emsal.” Emperyalizmin en tehlikeli yanı fiili işgal değil, kültürel emperyalizmdir. Fiili işgaller bir gün sona erer; düşman postalı toprağınızı terk eder. Lakin kültürel emperyalizm, bir milleti köleleştirmeye yönelik bir gayrettir ve paslı bir çivi üzere asırlar boyunca insanların zihinlerine çakılı kalır. Batılı devletler,

Suriye’de memleketler arası baskı ve yaptırımların kaldırılması için diplomasi trafiği hızlanırken, eğitimden sıhhate, iktisattan güvenliğe kadar pek çok alanda yine inşa çalışmaları sürüyor. Çalışan ve emeklilerin maaşlarına artırım yapıldı. Besin, yakıt üzere temel gereksinimler üzerindeki sınırlama kaldırıldı. Üniversiteler kapılarını tekrar açtı. 2 saat olan elektrik kullanımı 4 saate çıkarıldı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Suriye’de haklının ve mazlumun yanında saf tutmuş olmak bizler için büyük bir erdem payesidir. İnşallah Suriyeli kardeşlerimizi çok hoş günler ve gelecek bekliyor” dedi. Fidan yaptığı açıklamada “Suriye’nin yeni idaresine takviye olmakla kalmıyor, bir yandan da milletlerarası toplumu Suriye’ye takviye vermeye davet ediyoruz. Yaptırımlar kalksın, Suriye’nin altyapısı tekrar kurulsun diye çalışıyoruz” tabirlerini kullandı.

Beni yeniden şaşırtmadılar… Tekrar kafayı kuma gömdüler… Bu nedenle gövdelerinin art tarafı olduğu açıklığıyla görüldü. Dün sabah erken saatlerde, 07.00 üzere TV’nin karşısına geçtim… Kanalların kahir çoğunluğu Filistin – Gazze davasına dünya çapında sahip çıkmak, terör devleti katil İsrail’i bir defa daha lanetlemek üzere düzenlenen 1 Ocak yürüyüş ve miting ini canlı olarak veriyorlardı… Kestirim edeceğiniz üzere yalnızca Saraçhane takviyeli kanallar hariç… Onlar evvel olayı yok saydılar. Her zamanki üzere Türkiye’nin

Sanırım 2011 yılının Ocak ayıydı. Her zamanki üzere uçak biletlerimizi Gaziantep’e almış, Türkmen taksici Abdülkadir abiyi Antep’e çağırmıştık. Âdetimiz öyleydi. Antep’e gidiyor, Azez kapı üzerinden Halep’e geçiyorduk. O sefer de o denli yaptık. Abdülkadir abi, Azez’le Halep ortasındaki 50-60 kilometrelik yolda seyrederken dedi ki: “İsmail abi, biliyor musun, bu yolda inşaat halinde olan her bir binayı Türk firmaları inşa ediyor. Nerede bir tuğla görüyorsan orada bir Türk firması çalışıyor demektir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Kontratı 29. Taraflar Konferansı Dünya Başkanları İklim Doruğu’na katılmak üzere Azerbaycan’a gitti. Erdoğan’ı tepenin yapılacağı alanda Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev karşıladı. Aliyev ile kucaklaşan Erdoğan daha sonra aile fotoğrafına katıldı. Erdoğan daha sonra İngiltere Başbakanı Keir Starmer ile bir ortaya geldi.