Trump

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna ile Rusya ortasındaki barış görüşmelerinin başlayacağını duyurdu. Bu gelişmenin akabinde Avrupa önderleri, Kiev gündemiyle bugün acil bir toplantı yapacak. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, olası barış müzakerelerine katılacak tarafların Kiev idaresi tarafından belirlenmesi gerektiğini vurgularken, Trump’ın yakın zamanda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşeceğini açıklaması dikkat çekti. Öte yandan, ABD’den gelen iletiler, Washington’un Ukrayna’ya sağladığı takviye karşılığında geri ödeme talebinde bulunduğunu bir sefer daha ortaya koydu.

Biden İdaresi ’nin İsrail’in Filistin soykırımına inatçı takviyesi Demokratlar’a bıçak sırtında yürüyen seçimleri kaybettirdi. Trump’ın federal bürokrasiyi doruktan tırnağa değiştirme plânı amacına ulaşırsa, Demokratlar şimdiye kadar tıkır tıkır işleyen yerleşik bürokratik iktidarlarını da kaybedecekler. Bürokratik iktidar, Beyaz Saray’da bir Demokrat olmasa bile, kilit kurum ve kuruluşlarının çoğun “ liberaller ” tarafından yönlendirilen “ idari devlet ” manasına geliyor. İdari devlet, İki Partili

Trump-Putin görüşmesinin bir gün gerçekleşeceğine ait Avrupa’nın her gece gördüğü kâbus gerçek oldu ve Batı’nın iç ilgilerini baştan tanımlıyor. Burada kalmayacak. Batı’nın dünyanın geri kalanıyla münasebetlerini de yine tanım edecek… Trump ezici figür olduğu için değişimlerin kaynağını yine/sadece bireyler üzerinden görmeye başladık. Halbuki, “yeni dünya düzeni” dalgalarının üzerine binen Trump var burada. Birbirlerini besliyorlar. Biden kazansaydı da ‘çok kutupluluk eğilimi’ bitmeyecekti. Yalnızca

Eşyanın tabiatıdır. Bölgeyle ilgili derinliğiniz “Türkler iki bin yıldır Suriye’yi almak istiyor” seviyesindeyse… Kulaktan dolma söylentilerle siyaset üretiyorsanız… Ortadoğu’nun en esaslı sıkıntısını, damadınızın fısıldadığı zihni hudut sürgün projesiyle çözmeye kalkışırsanız… İş rayından çıkar… İsrail’in yaklaşık 50 yılda inşa ettiği algı fanusunu tuzla buz edersiniz. ABD Başkanı Donald Trump’ın Filistin’de sürgün planından bahsediyorum. Aslında sorun yalnızca Gazze ve sürgün değildir. Batı Şeria’nın

Trump’ın resmen görevine başladığı evre teslim merasiminde rakipleri olan sâbık Lider Biden ve yardımcısı Kamala Harris de vardı. Trump bu toplantının resmi ve anenevî kod ve sonlarını zorlayan bir konuşma yaptı. Taraftarları ve grubu kendisini ayağa kalkarak coşkulu bir biçimde alkışladı. Biden ve Harris, bir iki yerde Biden’ın yüz çizgilerinde ufak tefek oynamaları ihmâl edecek olursak, bu anlarda hiçbir reaksiyon vermediler. Elbette beklenen de buydu. İstisnâsı, bu ikilinin Trump’ın katıksız İsrâil

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Lideri Donald Trump’ın en kısa müddette bir ortaya gelmesine muhtaçlık olduğunu belirterek, “İki önderin konuşacağı çok şey var.” dedi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’yi devralma ve Filistinlilerin Gazze’den çıkarılması planına reaksiyon göstererek, “Gazze boş bir arazi değil, 2 milyon insanın yaşadığı topraklar. Tahlil, gayrimenkul operasyonu değil, siyasi operasyondur” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump, Ürdün Hükümdarı 2’nci Abdullah ile görüşmesinde, “Gazze’yi devralacağız ve orayı elimizde tutacağız” dedi.

Trump, “Cumartesi 12.00’ye kadar Gazze’deki tüm esirler bırakılsın yoksa kıyamet kopsun” dedi. Trump’tan sonra konuşan İsrail Başbakanı Netanyahu da “Hamas esirlerimizi cumartesi öğlene kadar bırakmazsa, İsrail şiddetli akınlarına yine başlayacak ve Hamas sonunda yenilene kadar devam edecek” diye konuştu.

“Amerika Sen Busun” şiirimi yazalı yirmi yıla yakın oluyor. O şiiri yazdığım devirde iki temel kanayan yarası vardı dünya Müslümanlarının. Biri Afganistan, oburu de Irak. Ortadan geçen yirmi yılda Afganistan ve Irak büyük oranda “bağımsız ve regüle” iki devlet haline geldi. Tekrar ortadan geçen yirmi yılda Suriye’de çok büyük bir iç savaş oldu ve bitti. Libya bir iç savaş atlattı, Yemen’de iç savaş durumu sürüyor, Doğu Türkistan’daki zulüm konusunda değişen hiçbir şey olmadı ve Gazze, iki büyük soykırım