İBB’yi soyan örgüt içinde İmamoğlu’nun kasası olarak vazife yapan İBB Spor Kulübü Lideri Fatih Keleş, MASAK raporuna nazaran; belediye ihaleleri üzerinden büyük bir kurul ağı kurmuş. Mermer fabrikasında personel olan Keleş’in yükselişi 2014’te Beylikdüzü Belediyesi Meclis Üyesi olmasıyla başlamış. Yalnızca Fatih Keleş değil, oğlu Mustafa Keleş ve kardeşi Zafer Keleş de kısa müddette milyonlarla oynar hale gelmiş.

İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında şahit olarak sözü alınan Capacity AVM’nin avukatlarından M.A.İ. müvekkillerinden 5 milyon dolar rüşvet talep edildiğini kaydetti. “Bize belediyenin güç durumda olduğunu, paraya gereksinimi olduğunu, işlerin devamı için kendilerine dayanak verilmesi gerektiğini söylediler.” diyen avukat, “Süleyman Atik, bize ‘resmi sıfatının olmadığını, belediyelerdeki imar işlerini belediyeler ismine takip ettiğini, net olarak 5 milyon dolar talep edildiğini, taksitlendirme konusunda yardımcı olacağını’ söyledi.” sözlerini kullandı.

Ansızın başlayan kızarma ve öksürük şikayetiyle hastaneye götürülen 1,5 yaşındaki çocuk, yemek borusundaki paranın çıkarılmasıyla rahat nefes aldı, ”Afyonkarahisar Sıhhat Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ali Tuncer, “Çocukları mümkün olduğunca dik konumda beslemeliyiz. Bozuk para, fındık, fıstık, leblebi ve küçük oyuncak vermemeliyiz” dedi.

Yeni Şafak Muharriri Aydın Ünal, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in önce sokak daveti sonrasında ise Türk iktisadını batırma planını kıymetlendirdi. Özel’in gerisinde Ekrem İmamoğlu olmadan da kurultay kazanmak için çabaladığını vurgulayan Ünal, “Maltepe mitingi, boykot, hepsi şahsi ikbali için yaptığı hareketler. Seçilsin ya da seçilmesin, pazartesi bu tiyatro bitecek. Pazartesiden itibaren İmamoğlu’nu kimse hatırlamayacak, biz ona acır duruma geleceğiz. Bütün sıkıntı CHP kurultayı.” diye konuştu.

Tümevarım için küçükten başlıyorum; CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in BBC’ye yaptığı açıklamalarda, İngiltere’nin kendilerine dayanak vermemesinin yarattığı ağır hayal kırıklığı vardı… Kendilerini terk edilmiş hissediyorlardı ve okurlarımız Özel’den önce hislerine tercüman olduğumuzun şahididir; “Avrupa İmamoğlu’nun gerisinde neden durmuyor?”, (22/03) ve “CHP dünyayı ‘görüyor’ lakin ‘sokakta’ kalıyor?” (26/03)… ‘Terk edilmişliği’ paylaşanlar çok; gazeteciler var, akademisyenler var, “bileşenler” var,

Türkiye’nin birinci atom mühendisi Üsküdar doğumlu Fizik profesörü Ahmet Yüksel Özemre; “Üsküdar Ah Üsküdar” isimli yapıtında sadaka taşı ile ilgili anılarını okurken İstanbul’un en eski semtlerinden olan Üsküdar’ın edep ve ahlak anlayışının ne kadar güçlü olduğunu görüyorsun: “Üsküdar’da kimi mahallelerde ” Fıkarâ Taşı ” bulunurdu. Mahalle sakinleri yatsı namazına camiiye giderken taşın kovuğuna bir ölçü para bırakırlardı. Yatsı namazından sonra camiiden muhtaçlığı olanlar en son çıkar ve taşın

İtalya’nın başşehri Roma’da, ünlü Trevi Çeşmesi’ne müsaadesiz giren bir turist, 500 euro para cezasına çarptırıldı ve ömür uzunluğu bu tarihi yapıyı ziyaret etmesi yasaklandı.

“Maydonoz Döner” diye yazılır, FETÖ diye okunur! Geçtiğimiz hafta yapılan Antalya merkezli “Maydonoz Döner” Operasyonu, FETÖ’nün “uyumadığını” ve hala daha ne kadar “sinsi bir faaliyet” gösterdiğini ortaya koydu. *** Her ne kadar “Maydonoz” diye yazmışlarsa da, sözcüğün gerçek yazılışının “Maydanoz” olduğunu hatırlatalım. PENSİLVANYA YORDAMI DÖNER 2018 yılında kurulan 400 şubeli “Maydonoz Döner”in yedi ülkedeki iştirakleri üzerinden FETÖ’ye para aktardığı belirlendi. *** Düzenlenen operasyonda, 353

Suriye ihtilali ve yeni idare yeni bir iş koluna sebep olmuş: Sokak sarrafları… Cadde ve sokaklarda en fazla onların sesleri işitiliyor. Ellerindeki deste deste paralarla çığırtkanlık yapıyorlar. Ya sokağın kenarına attıkları bir domates kasasını kullanarak ya da yolun kenarına park ettikleri otomobillerle para değişimi gerçekleştiriyorlar.

ABD’de siyasî hayat üzerinde tesirli olduğu düşünülen lobilerle ilgili yeni yayınlarda bilinen fikirlerin dışına çıkıldığını görüyoruz. Bizde birtakım kişi ve çevreler güya Türkiye ismine bunlarla iş yapıyordu. Lobiler bilhassa Soğuk Savaş periyodunda çok fazla öne çıkmıştı ve ABD’de Musevilerin gücü hakkında dışarıya çok güçlü bildiriler veriliyordu. O günkü anlayışa nazaran lobiler, siyasî sistemin merkezindeydi ve ABD siyasetine etki etmek isteyenler bunlarla ilişki kurmak zorundaydı. Lobilerin gücü