Son iki yüzyıldır toplumsal değişim, baş döndürecek kadar süratli. Hayatımızı kolaylaştırmak için geliştirip kullandığımız araçlar, birebir vakitte hayatımızın yeni sistemini de oluşturuyor. Değişimin beraberinde getirdiği dönüşümler neredeyse on yıllık aralıklara indi. Son yirmi yılda doğup büyüyen çocuklar seksenler ve doksanları adeta eski dünyanın bir modülü olarak tahayyül edebiliyor. Değişim ve dönüşüm yalnızca hayatın maddi ögeleriyle hudutlu değil. Bütün bunların ardında ve önünde cihanın sırlarını

Daima söylüyorum, tekrar söyleyeceğim. Büyük insanlık ailesinin başındaki en büyük bela Siyonistlerdir. Bunun birkaç nedeni var. Birincisi ve en değerlisi, kendi kutsal kitaplarını tahrif ederek ulaştıkları o faşist baş yapısıdır: “Biz insanız, geri kalanlar da böcek.” Biz Müslümanlar, İslam dininin Hz. Adem’den bu yana “kesintisiz bir ırmak” olarak devam ettiğine ve Resul-i Ekrem Efendimiz’in (s.a.v.) risaletiyle İslam’ın bütünüyle tamamlandığına iman ederiz malum. Yani bizim açımızdan Hz. Musa da, Hz.

Küçücük bir kara modülünü 466 gün boyunca bombaladılar. Binlerce ton bomba yağdırdılar. ABD’den gelen en ağır silahları kullandılar. Konutları, yolları, mescitleri, köprüleri, zeytin ağaçlarını, yerin altını ve üstünü yaktılar. Bebekler i seçip seçip öldürdüler. Çocukları seçip seçip öldürdüler. Bayanları seçip seçip öldürdüler. Bombalarla parçaladılar. Kurşuna dizdiler. Şehitlerin gömülmesine bile müsaade vermediler. Sokak köpeklerine yem ettiler. Yaralıların tedavisine müsaade vermediler. Hastaneleri birer

Rastgele bir somut adım atmadan, bir en son karar vermeden, bir hakkı yerine getirmek üzere harekete geçmeden önce, olan biteni bir muhake-meden geçirmek elzem… Elzem lakin; bunu yaparken, muhakeme kabiliye-timizin bir sonu, bir bize göreliği olduğunu, bir şaşabilirlik ve yanılabilirlik potansiyeli taşıdığını da hatırda tutmak gerekiyor. Her muhakeme bizi gerçek sonuca götürmeyebilir, hatta o muhakeme öncesindeki kanaatlerimiz sonrasından daha sağlıklı da olabilir. Muhakeme; sonuçta insanın zihinsel

Yeni Şafak muhabirleri, Suriyeli muhaliflerin elleri ve gözleri bağlanarak öldürülüp çukurlara atıldığı imajlarla hafızalara kazınan Tedamun’daki katliamların izini sürdü.

Bütün devirlerde insani tefekkürün ağırlaştığı problemler vardır. Problemler, ilgili olduğu durumlar nedeniyle farklı karakterlere sahiptir. Kimi sıkıntılar, bir periyoda mahsustur, o periyotta bir tahlile kavuşur. Kimi problemler bir türlü tatminkâr bir tahlile kavuşamaz ve süreç içinde yerini öteki sıkıntılara bırakır. Kimi sıkıntılar muhakkak bir devirden çok pek çok devri içeren uzun erimli süreçlerin sıkıntılarıdır. O süreçte çözülebilir veyahut öteki bir süreç başladığı için sorun olmaktan çıkar. Birtakım meseleler

İsrail’in BM’ye bağlı UNRWA’nın faaliyetlerine son verme kararı bu ay sonunda yürürlüğe girdiğinde Gazze’deki soykırım yeni boyuta taşınacak. Filistin’deki BM binaları “Çatışmadan arındırılmış bölge” olmaktan çıkacak. BM vazifelileri ile binaları, artık bombaların amacı olacağı için Gazze’ye hiçbir yardım giremeyecek.

Beyt Lahiya’da alıkoyulan Kemal Advan Hastanesi Müdürü Hüsam Ebu Safiyye’den 27 Aralık’tan bu yana haber yok. Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi (Euro-Med), Sde Teiman askeri üssüne götürülen Ebu Safiyye’nin azaba maruz kaldığı ve sıhhatinin âlâ olmadığı bilgisine ulaştıklarını açıkladı.

Üç aylara bu yıl da hüzün ve öfkeyle giriyoruz, Gazze’deki zulüm sürüyor… Doğu Türkistan kan ağlıyor… Hindistan’daki Müslümanlar inanılmaz bir katliam ve sürgüne maruz kalıyorlar. Gazze, kan ağlıyor hâlâ: Gazze’deki ürpertici soykırım sürüyor… Soykırımın sürdürülmesi için inanılmaz fecî şeytanî yollara başvuruyor katil İsrail devleti ve Netanyahu ifriti. Bütün kirli, iğrenç çamaşırları ortaya döküldü Batılı önderlerin Epstein evraklarıyla: Biden başta olmak üzere bütün muhakkak başlı Batılı başkanların

Teknoloji; meselâ davet aygıtları ile bize uzakları yakın etmişti. Kim sıkıntısı ki bu âletler gün gelecek birer bomba olacak; taşıyanı öldürecek. Telsizler dahi o denli oldu, hepsi birden patladı. Onlarca meyyit, binlerce yaralı. Konforun bedeli. Bir panik başladı. Başta cebimizde taşıdığımız telefonlar olmak üzere; konutumuzda, yöremizde bulunan elektronik âletlerin alayı ya uzaktan kumanda ile birer bomba olursa. Olur mu? Ölümcül bir tereddüt. Olmaz olmaz, merak etmeyin, panik yok. Akabinde daha derin bir