İnsan

İnsanlık bir katili durduramadı. Bir soykırımcıyı, yeryüzünün en azılı teröristi ni, insan ırkının en tehlikeli örneği ni, dünyayı ateşe verip kıyameti zorlamayı başına koymuş bir alçağı susturamadı. Gücün, silahın kimlerin elinde nasıl bir şeye dönüştüğünün , bunun yeryüzü için nasıl bir tehlike oluşturduğunun, “insan genetiği bozulmuş” bir varlığın insan jenerasyonunu nasıl tehdit edebildiğinin örneğine şahit oluyoruz. BU BARBARLIK, BU VAHŞET İNSAN IRKINI GAYE ALIYOR. BİLİNEN ÇATIŞMALARIN ÇOK ÖTESİNDE

ABD ile Avrupa Birliği, Suriye’ye yönelik ekonomik yaptırımları kaldırdı. Suriye’de güvenlik, istikrar ve refahı arttıracak karara ait Türkiye’den de açıklama yapıldı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ABD ve AB tarafından alınan kararların son derece olumlu adımlar olduğunu belirtti. Eski zalim rejime yönelik başlamış olan bu yaptırımların devam etmesi halinde suçsuz Suriye halkını cezalandırmaya ve Suriye’nin yine inşa sürecini engellemeye dönüşeceğini tabir eden Yılmaz, emsal bir kararın Gazze için de alınmasının kural olduğunu vurguladı.

Herhalde içinde yaşadığımız devrin temel hususiyetlerinden biri her şeyi siyasallaştırmaktır. Türkiye’de de son vakitlerde sıkça işittiğimiz ve en çok şikâyet edilen problemlerden biri, siyasallaşmanın ileri boyutlara ulaşması ve toplumun siyaset eksenli kutuplaşması olduğu söylenebilir. Bu durumun Türkiye’de son yıllarda zuhur ettiği de şikayetlerin çabucak arkasına eklenmektedir. Ama gerçekte siyasallaşmanın yeni bir hâdise olmadığını hatta görünürlüğünün bile son yılların yapıtı olmadığını fark etmek

Son vakitlerde insanın mana arayışı ve mevcut toplumsal medya sisteminden kaçışın yollarına dair denemeleri çok fazla görmeye başladım. Ya da dijital çağın sosyolojisi ilgi alanım olduğu için dikkatimi çekiyor olabilir. ‘Bir Öbür Mesele’ programında içinde bulunduğumuz sanal sistemi anlamlandırmaya çalıştığımız konukların ortak görüşü de bu türlü. Çok değil 30 yıl öncesinde büyük bir hasret var. Bunun ismi da sahicilik. Gerçeği arama ve hissetme hasreti de diyebiliriz. Yeni Şafak’ın Fikir Günlüğü sayfasında

Dervişe sormuşlar: “İnsanı nerede gördün?” Karşılık vermiş: Düşerken gördüm insanı. Tutunduğu tuğlayı Rabbi bilmekle meşguldü. Diğerinin putuna İbrahim’di, oburunun günahının masumuydu düşerken insan. O denli bir düşüşle düşüyordu ve bu düşüş ona o denli büyük bir zevk veriyordu ki mest oluyordu memnunluktan. “Benim kararım” diyordu, “benim sevabım” diyordu, benim günahım, benim Rabbim, benim dünyam, benim hayatım. Her “benim” dediğinde düşüyordu insan. Düşmenin her tipini ezberine aldığını zannederek

ABD Başkanı Donald Trump’ın, para toplamak üzere düzenlediği Körfez seyahati enteresan olaylara sahne oldu. Kendilerinden para almaya gelmiş olan Trump için sergilenen çok coşkulu sevinç şovları natürel ki siyasal psikolojinin konusu olmalı. Bu açıdan çok değişik tahliller yapılabilir. Arap klasik bedevi kültürüne has konuk ağırlama protokolleriyle ağır konuklarına Araplığa ilişkin bir şeyleri abartılı bir biçimde sergileme hevesi, elbette Araplığın çok daha kıymetli pahalarını de gizleme

Birleşmiş Milletler (BM) Besin ve Tarım Örgütü (FAO) ile Dünya Besin Programı (WFP) tarafından oluşturulan Besin Krizine Karşı Global Ağın (GNAFC) hazırladığı Global Besin Krizi Raporu (GRFC), insani yardımların kesildiği Gazze’de akut besin güvensizliğinin en son etap olan “felaket/kıtlık” düzeyinde olduğunu bildirdi.

‘Çağın Meydan Okumaları Karşısında Ahlak ve Din’ başlığıyla 6. Ahlak Şurası Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde başladı. Açılış konuşmasında konuşan İslam Fikir Enstitüsü Lideri Prof. Dr. Mehmet Görmez “Bütün insanlığın nasıl mana ve ahlak krizine girdiğini Gazzeli anneler Gazzeli çocuklar yüzümüze haykırıyor.” tabirlerini kullandı. Görmez bir sonraki şuranın “Yapay Zeka Ve Ahlakın Geleceği” başlığıyla yapılması gerektiğini vurguladı. 800 kişilik konferans salonunda tam kapasite ile ağır iştirakle gerçekleşen şura programı 18 Mayıs’a kadar Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde devam edecek.

Eskişehir’de, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğünün dayanağıyla Anadolu Üniversitesi ve üniversitenin İrtibat Bilimleri Fakültesince 23-31 Mayıs’ta Eskişehir Milletlerarası Sinema Şenliği düzenlenecek. Anadolu Üniversitesi 22. Eskişehir Milletlerarası Sinema Şenliği, bu yıl da sinemanın kozmik lisanını Eskişehir’den dünyaya taşıyacak. Her yıl büyük bir ihtimam ve hevesle hazırlanan şenlik, bu yıl da sinemaseverlere ve üniversite öğrencilerine gösterimi yapılan sinemaların direktörlerinin ve usta sinemacıların içinde bulunduğu söyleşilerin ve sinema derslerinin yer aldığı varlıklı bir program sunacak.

İsrail güçlerinin, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya mülteci kampında Mukbel ailesine ilişkin bir meskeni maksat alması sonucu 16 kişi ömrünü yitirdi. Taarruz sonrası bölge halkı, yetersiz ekipmanlarla yıkıntılar ortasında kendi uğraşlarıyla arama kurtarma çalışması yürüttü.