“1899’da İstanbul’da doğdum. Büyükbabam 150 sene evvel Bolu’dan İstanbul’a gelmiş, büyükanne tarafım Isparta cihetinden. Onların İstanbul’a gelişleri ise 200 sene evveline rastlıyor. Yâni İstanbulluyum. Fakat vaktiyle bir konferans vermiştim. Orada demiştim ki: Ben hem Bosnalıyım hem Budinliyim, hem Üsküplüyüm hem Atinalı hem Sofyalıyım, hem Erzurumlu hem Erzincanlıyım. Ancak İstanbulluyum. Hiç ayırmam.” Baba tarafından jenerasyonu Ramazanoğulları’na, annesinin nesebi de bugün Budapeşte’de medfun meşhur
Türkiye’nin birinci atom mühendisi Üsküdar doğumlu Fizik profesörü Ahmet Yüksel Özemre; “Üsküdar Ah Üsküdar” isimli yapıtında sadaka taşı ile ilgili anılarını okurken İstanbul’un en eski semtlerinden olan Üsküdar’ın edep ve ahlak anlayışının ne kadar güçlü olduğunu görüyorsun: “Üsküdar’da kimi mahallelerde ” Fıkarâ Taşı ” bulunurdu. Mahalle sakinleri yatsı namazına camiiye giderken taşın kovuğuna bir ölçü para bırakırlardı. Yatsı namazından sonra camiiden muhtaçlığı olanlar en son çıkar ve taşın