Pezeşkiyan: İran Silahlı Kuvvetleri savaşın bölgeye yayılmasını engelledi
Saldırıların, Birleşmiş Milletler (BM) Kaidesi’nin 2’nci hususunun 4’üncü fıkrası başta olmak üzere tüm memleketler arası hukuk kurallarını açık biçimde ihlal ettiğini belirten Pezeşkiyan, “Ne yazık ki bu akınlar, saldırgan ABD ordusunun dayanağıyla sürdürüldü. 12 gün süren akınlarda, vazifede olmayan askeri işçi, üniversite hocaları, sivil vatandaşlar, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı kontrolündeki barışçıl nükleer tesisler ve kamu altyapısı gaye alındı. Bu taarruzlar büyük insani ve maddi kayıplara neden oldu” dedi.
Pezeşkiyan, “İran Silahlı Kuvvetleri, BM Kaidesi’nin 51’inci hususuna dayanarak legal müdafaa hakkı çerçevesinde İran halkını, ülkenin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü savundu. Verilen kararlı karşılıkla saldırganlara unutulmaz bir ders verildi ve savaşın bölgeye yayılmasına pürüz oldu” tabirlerini kullandı.
Bölge ülkeleri ve EİT üyelerinin akınlar sırasında sergilediği sorumlu tavır için teşekkür eden Pezeşkiyan, “İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Toplantısı başta olmak üzere birçok global ve bölgesel kuruluş, Siyonist rejimin İran’a yönelik akınlarını açık ve net bir biçimde kınadı. EİT’nin 17’nci Tepesi, son taarruzları ve bunların neden olduğu bölgesel ve global tehditleri bir sefer daha dünya kamuoyuna duyurmak için değerli bir fırsattır” dedi.
EİT çatısı altındaki bölgesel iş birliğinin son yıllarda kıymetli dersler barındırdığını vurgulayan Pezeşkiyan, “Şu anda EİT 2025 Vizyonu’nun son yılına girmiş bulunuyoruz. Lakin bu vizyon, pandemi başta olmak üzere çeşitli nedenlerle amaçlarına ulaşamadı. Bu deneyimler, 2035 Vizyon Belgesi’nin hazırlanmasında kesinlikle göz önünde bulundurulmalıdır” sözlerini kullandı.
İran’ın Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’ndaki (EİT) rolüne değinen Pezeşkiyan, “Komşuluk siyaseti, İran’ın ekonomik siyasetinde öncelikli olmaya devam etmektedir. Bizim için EİT, komşu ülkelerle iş birliği örgütüdür ve bu açıdan çok taraflı ekonomik diplomasinin merkezinde yer almaktadır. EİT’nin gücüne, potansiyeline ve üye ülkeler ile bölgenin büyümesini, kalkınmasını ve direncini artırabileceğine inanıyoruz” dedi.
EİT 2035 Vizyonu’nun net ve ulaşılabilir maksatlar içermesi gerektiğini söyleyen Pezeşkiyan, “Bu vizyonun en kıymetli başlıklarından biri 2035 Ticaret Vizyonu’dur. Ne yazık ki bölge içi ticaret oranı bugüne kadar beklentileri karşılamamış ve yüzde 8 üzere çok düşük bir düzeyde kalmıştır. Halbuki EİT 2025 Vizyonu’nda bölge genelinde özgür ticaret hedeflenmişti lakin bu amaç şimdi gerçekleştirilememiştir” formunda konuştu.
Pezeşkiyan, “Yakında revize edilmesi planlanan kısa vadeli ticaret mutabakatı, önümüzdeki on yıl için kâfi olmayacaktır. EİT hür ticaret müzakereleri derhal başlamalı ve 2035’e kadar EİT Hür Ticaret Bölgesi kurulmalıdır. Denize kıyısı olmayan ülkelerin açık denizlere ve global pazarlara daha ucuz ve kolay erişim imkanına sahip olması sağlanmalı, İran ve öteki üye ülkeler, bu alanda transit kolaylıkları ve yeni ayrıcalıklar sunmalıdır” dedi.
Pezeşkiyan, “Son olarak İran, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın (EİT) 18’inci Tepe Toplantısı’na konut sahipliği yapmaya hazır olduğunu ilan eder ve üye ülkelerin kıymetli önderlerini ağırlamaktan onur duyacaktır” biçiminde konuştu.
