İftar yaparken dikkat edin: Reflü’yü önlemek için yapılacaklar

Etlik Kent Hastanesi’nden Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Deniz Armağan Deniz, ramazan ayında oruç tutarken sindirim sistemi ve mide sıhhati konusunda ihtarlarda bulundu. Dr. Deniz, ramazan ayında reflü şikayetlerinde doğal olarak bir artış görüldüğünü, polikinliğe müracaatta artış olduğunu söyledi. Dr. Deniz, “

Çünkü reflünün düzeneğinde çok fazla yemek yemek, çok yemek yemek üzere sebepler var

. Biz iftarda toplum olarak çok fazla yemek yiyoruz. Ve yemek kültürümüz de acı, baharatlı, yağlı besinler. Bu tip yiyecekler reflü semptomu artırıyor. Biz reflü hastalarına bu tıp besinlerden uzak durmasını, acı, yağlı, ekşi, baharatlı besinler, çikolata, nane, domates üzere besinler, şerbetli tatlılar ve bu cins reflü artırıcı besinlerinden uzak durmasını tavsiye ediyoruz. Fakat bizim de iftarda daima asit ve reflüyü artıran yemekler var.

O açıdan biz bu durumlarda öncelikle porsiyonu küçültmeyi öneriyoruz

İftarı daha az yapmayı, gerekirse çorbayla başlayıp, küçük bir yemek, daha az porsiyon yemek, 2 saat sonra tekrar hafif bir yemek bu cins reflü semptomlarını azaltacaktır. Gün içinde de çok sıkı kıyafetler giymemek, korse üzere, kemer üzere kıyafetlerden ya da giysilerden uzak durmak gerekiyor. Zira karın içi basıncı arttığı vakit reflü de doğal olarak artacaktır. Bu tıp tedbirlerle reflüyü azaltabiliriz” diye konuştu.

‘SAHURU ERKENE ALMAK REFLÜNÜN ŞİDDETİNİ ARTTIRIYOR’

Dr. Deniz, sahura kalkmayıp direkt yiyip yatmak üzere alışkanlıklar olduğuna dikkat çekerek, “Bu da mide için çok yanlış bir tavır, yanlış bir davranış. Çabucak yiyip yatınca aslında mide boşalmasına müsaade vermiyoruz. Mide boşalmasına müsaade vermemiz için en az 2 saat mideyi ayakta tutmamız lazım.

Yemek yedikten sonra en az 2 saat mideyi ayakta tutmadan çabucak yatmamamız lazım.

Ama biz sahuru erkene alıyoruz. Gece 01.00’de sahur yapıyoruz. Sonra yatıyoruz. Bu da reflünün şiddetini daha çok artırıyor.

O yüzden sahur yapmayacaksak bile ki sahur yapmak gerekiyor

” dedi.

Dr. Deniz, reflünün yanında gastrit, ülser, hazımsızlık üzere rahatsızlıkların da ramazanda çok sık görüldüğünü söyleyerek, “Özellikle gastrit üzere bulgular tekrar birebir formda çok fazla yemek yemeye bağlı, mide asistresini artıran besinlerle beslenerek, sodayı hazımsızlığı geçirsin diye bu devirde çok tüketmek de hazımsızlığı artırıyor” dedi.

‘İFTARTA BOL SU İÇİN’

Dr. Deniz, etkin ülseri olan ve yakın vakit ülsere bağlı kanaması olan hastalara oruç tutmayı önermediklerini söyledi. Dr. Deniz,

“İftarda mutlaka bol su içmemiz lazım. Soda, kola üzere besinler yerine suyu tercih etmemiz gerekiyor. Kesinlikle iftardan sonra yürüyüş yapmak gerekiyor. Bağırsakları hareketlendirmek gerekiyor. Kabızlık önemli ezalar yapılabiliyor o süreçte. Teravih namazları ile yürüyüş, hareket olabiliyor. Direkt yiyip yatmak hem reflüyü arttırıyor, hem gastrit ve kabızlığı önemli manada artırabiliyor. Daha fazla lifli besinlerle beslemek değerli. Çok yağlı, çok karbonhidratlı besinler yerine protein yüklü, daha zerzevat yüklü besinlerle beslenmek bu tıp semptomları azaltacaktır”

dedi.

‘SİGARAYLA ORUÇ AÇMAK RİSK FATÖRÜ’

Dr. Deniz, sigara faktörüne de dikkat çekerek,

“Kimi hastalarımız sigarayla oruçlarını açıyor. Bu da başka bir risk faktörü. Hiçbir şey yemeden sigara içmek, bütün günün eksikliğini kapatmaya çalışmak, günde 10 tane içeceği sigarayı o müddette içmek de birebir formda reflü, ülserik ve birçok gastrointestinal sistem hastalığını artıran bir durum, risk faktörü

. Bir de olağan bizim öbür bahsettiğim hastalıklardan fazla, karaciğer hastalıklarında da bu süreçte bir azalma oluyor. Ramazan ayında alkol kullanımı azaldığı için polikliniğe gelen karaciğer enzimi yüksek hasta sayısı azalıyor. Zira nitekim alkol kullanımında bir azalma oluyor ramazan boyunca. Aslında bu da alkolü bırakmak için bir fırsat olarak kıymetlendirilebilir bu süreçte” diye konuştu.

İftar yaparken dikkat edin: Reflü’yü önlemek için yapılacaklar

Bunlarda İlginizi Çekebilir