Türkiye ile İsrail ortasında yaşanması olası bir savaş Yahudi basınında tartışılmaya devam ediyor. İsrail eski Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in danışmanı Jonathan Adiri, Ynet’te kaleme aldığı yazıda Ankara ile çatışmadan kaçınmak için İsrail idaresinin yapması gerekenleri sıraladı. Türkiye’yi ‘hem Avrupa hem de doğuda nüfuz sahibi bölgesel bir üstün güç’ olarak tanımlayan Adiri, “Türkiye’nin Ortadoğu hırsları İsrail için büyük bir tehdit oluşturuyor” başlıklı yazısında şu tabirleri kullandı:

Ahmed Şara liderliğindeki güçlerin Esed rejimini devirmesini etkin bir halde planlayıp desteklemesi ve milletlerarası alanda tanınmaya başlamasıyla Suriye’deki İran ve Rus nüfuzunun ortadan kalktığını gören Türkiye artık hak ettiği yeri alabilir, bölgedeki stratejik gayelerini ilerletebilir.” Türk ordusu NATO ittifakının en büyüğüdür ve stratejik olarak Rusya ile Ortadoğu ortasında konumlanmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri Suriye’de yeni askerî üsler kurmaya hazırlanıyor. Aslında devrede olan öbür ittifak ise Yunanistan ve Kıbrıs’ı (Güney Kıbrıs) içeriyor. İsrail güç ve diplomasi üzere sivil mevzularda olduğu kadar iki ülkeyle askerî iş birliği içindedir. Bu türlü bir ittifak, İsrail’in ortaklarına askerî olarak sağlayabileceği avantajları da kapsayacak biçimde Türkiye’nin uyması gereken hudutları tanımlıyor.

Benjamin Netanyahu, kuzeydoğu sonundaki tehdit ve Ankara’nın bunda oynayabileceği rol hakkında görüşmek üzere güvenlik yetkililerini çağırdı. Bu, İsrail’in sırf askerî yollarla değil, birebir vakitte karşılıklı İsrail-Türkiye çıkarlarını tespit etmek ve iki ülkenin çarpışmasını önlemek için bölgesel ittifakları güçlendirme konusunda süratli reaksiyon verme yeteneğini test edecektir.

İsrail basınına yansıyan habere nazaran; İsrail mümkün ‘Türk askeri üssünü’ tasa verici buldu. Zira İsrail yiğit Türk savunmanın gücü karşında paniğe kapılıyor!

İsrail’i mecnun eden ve kudurmuş üzere Suriye’ye saldırmasının nedeni bu manzaralar. Toplumsal medyada paylaşılmaya başlayan manzaralara nazaran, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) bağlı askeri birlikler, tank ve zırhlı araçlardan oluşan büyük bir konvoyla, Humus yakınlarında kurulacak askeri üsse hakikat ilerliyor.

Türkiye’nin Suriye’de askeri üsler kurmasına ait hazırlıklar sürerken, gelişmelerden rahatsız olan Siyonist terör devleti İsrail’e ilişkin savaş uçakları Suriye’nin başşehri Şam ile Hama vilayetine ağır hücumlar düzenledi. Hücumlarda T4 Askeri Havaalanı’nın da maksat alınması dikkat çekti.

Türkiye, Suriye’nin stratejik Tiyas (T4) Hava Üssü’nü denetim altına alarak ileri bir hava savunma merkezi haline getirmeyi planlıyor. Üssün korunması ve hava alanı hakimiyetinin sağlanması hedefiyle Hisar tipi bir hava savunma sistemi (muhtemelen Hisar-O yahut Hisar-U) konuşlandırılacak. Ankara, Hisar-O+, Hisar-RF ve uzun menzilli Siper sistemi üzere yerli savunma sistemlerinden oluşan çok katmanlı bir hava savunma ağı kurmayı hedefliyor.

Ayrıca, Rusya’nın onayıyla S-400 sistemlerinin süreksiz olarak konuşlandırılması da bedellendiriliyor. Bu adım, sistemin birinci yurt dışı kullanımı olabilir.

Bölgedeki hava savunmasının güçlendirilmesi kapsamında İHA’lar da keşif, gözetleme ve atak vazifeleriyle üs savunmasına dayanak verecek.

Türkiye’nin bu atılımla ulaşmayı hedeflediği stratejik hedefler ortasında şunlar yer alıyor: – İsrail’in hava taarruzlarını caydırmak, bilhassa Esad sonrası periyotta, – Bölgede kalan DEAŞ ögelerine karşı koymak, – İran ve Rusya’nın azalan tesiri karşısında askeri varlığını genişletmek.