Fetihten sonra ilk namaz sahnesi çekildi

TRT 1 ekranlarında her salı yayınlanan Mehmed: Fetihler Sultanı dizisinde fetihten sonra Ayasofya’da birinci namaz sahnesi çekildi. İzleyiciyle kurduğu bağı ekranların ötesine taşımak isteyen dizi, 22 Nisan’da yayınlanacak kısmın çekimi için izleyicilerden istekli seçti. Yeni Şafak olarak dizinin setine konuk olup hem gönüllülerin hem de profesyonel oyuncuların heyecanına ortak olduk. Oyuncular ve gönüllüler evvel Ayasofya’ya yürüdü, akabinde birinci namaz sahnesi çekildi.

Fetih sahnesi yahut gemileri karadan yürütme sahneleri üzere manalı sahnelerden birinde istekli oynatmayı düşündüklerini söyleyen dizinin imalcisi Eyüp Gökhan Özekin, risksiz olduğu için namaz sahnesinde karar kıldıklarını söz etti. Kostüm giyip çekimlere kendisi de katılan Özekin, “İlk başta sahnedeki herkes istekli olsun dedik. Daha sonra o kadar kalabalığı zapt edemeyebiliriz kanısıyla sınırladık. Tespihin tanelerini sembolize ettiği için de 33 kişi için ilana çıktık, ama bu sayıya sadık kalamadık. Zira çok fazla müracaat vardı. Üç sefer sistem çöktüğü halde 2 binin üzerinde bir sayıda müracaat oldu. Manevi bir motivasyonla geliyor herkes. Binlerce bireyden 70 şahsa indirdi arkadaşlar, ben de tamamı gelsin dedim. Eklerle birlikte 100’ün üzerinde istekli var şu an burada” diye konuştu.

Ayasofya’da kılınan birinci namazın imamı olağan ki Fatih’in hocası Akşemseddin Hazretleriydi. Dizide Akşemseddin’i canlandıran Mim Kemal Öke, çok heyecanlı olduğunu belirterek, “Bu sahne o kadar değerli ki, Kızıl Elma’nın tahakkuk ettiği ve Ayasofya’da birinci cuma namazının eda edildiği anda orada imam olmak, sahiden büyük bahtiyarlık, büyük iltifat” diyerek hislerini lisana getirdi.

Konuşurken gözyaşlarına hâkim olamayan Şeyhülislam rolündeki Mehmet Sabri Arafatoğlu, hislerini şöyle özetledi: “İç dünyamızdaki ihtişamını anlatabilmem mümkün değil. Dizideki her anı içindeymiş üzere yaşayan bir oyuncuyum. Sahiden fethi yapıp Ayasofya’da birinci namazı kılacakmışız üzere hissediyorum.”

Dizinin Zağanos Paşası Sinan Albayrak, maneviyatı yüksek bir sahne çekeceklerini lisana getirerek, “Bu kısma geldiğimizde seyirci esasen manevi olarak doruğa çıktı, biz o doruk noktasında Ayasofya’dan ‘Allahu Ekber’ diyeceğiz. İnşallah buradaki heyecanlı arkadaşlarımızla Ayasofya’nın içerisinde hem bugünümüze hem de tarihin o başlangıç noktasına atıfta bulunacağız” sözlerini kullandı.

Gönüllülerden Adem Özer, Tufan Turhan, Yunus Vehbi Sula, Muhammed Enes Aydın, Ahmet Selman Aydın, Cihat Lütfullah Gürler, Samsun’dan bu heyecanı yaşamak için geldiklerini tabir etti. Öğretmenlik yaptığını söyleyen Vehbi Sula, “Burada olmak değerliydi, zira bu fetihten sonraki birinci namazdı. Tıpkı Ayasofya’nın tekrar ibadete açılışına geldiğimiz heyecanla buraya geldik. Yıllar boyunca bu diziyi herkes izleyecek. Hayatımızda bu türlü bir anı olsun, biz de oradaydık demek için geldik” dedi.

İstanbul Recep Tayyip Erdoğan Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde öğrenci olduğunu aktaran Hüseyin Karakuş, Ayasofya’ya tekraren namaz kılmaya gittiğini ve oranın manevi ortamını çok sefer hissettiğini belirterek, “Bir de birinci açıldığı zamanki manevi atmosferini şu anki sette hissedebilmek için geldim” diyerek hislerini aktardı.

30 yıl evvel bu türlü bir şeyi hayal dahi edemediklerini söz eden gönüllülerden Sait Yakut, “Bu üslup bahisleri gençliğimizde kitaplarda okuyorduk, artık erkandan izliyoruz” dedi. Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Öğretim Üyesi Kürşat Yorgancı ise, “Halkın zaviyesinden hayata bakışı sanata kattığı için, bilhassa bu dizinin fetih sonrası Ayasofya’da birinci namaz sahnesinde ben de istekli olarak katılmak istedim” diyerek burada bulunma sebebini anlattı.