Birleşmiş Milletler tarafından desteklenen Milletlerarası Aile Yılı’nın 30. yıl dönümü anısına 30-31 Ekim 2024 tarihlerinde Katar’ın başşehri Doha’da ‘Aile ve Çağdaş Megatrendler’ başlığı altında bir dizi konferans düzenlendi. Qatar Vakfı Başkanı Şeyha Moza ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Amina K. Mohammad’in konut sahipliğinde gerçekleştirilen programda, toplumsal ve siyasal krizler karşısında ailenin varlığını, meşruiyetini korumak için atılması gereken politik adımlar ve müdahale modelleri derinlemesine tartışıldı.

Saygın uzmanlar, siyaset yapıcılar ve fikir önderlerin; bilgilendirici tartışmalar, yuvarlak masa oturumları ile stantlar gerçekleştirdiği ve aile dostu siyasetlerin incelendiği iki günlük programın odak noktası “ailenin refahı” oldu.

Konferans kapsamında Katar İstişare Meclisi Üyesi Riem el-Mansurî, UTAH Senatörü Stuart Adams, Katar Vakfı Temel Eğitim Proje Yöneticisi akademisyen Abeer M. Al-Khalifa ile özel bir oturumda iştirakçilere hitap eden Nun Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Lideri ve Enstitü Sosyal İcra Kurulu Üyesi Dr. Esra Albayrak, dijitalleşmenin dönüştürdüğü yeni kuşak aile bağlarına dikkat çekti.

Enstitü Toplumsal tarafından yapılan “Dijital Çağda Ailenin Dönüşümü: Yeni Jenerasyon Bağlar ve Dinamikler” araştırmasının bulgularını memleketler arası iştirakçilerle da paylaşan Albayrak, dijitalleşmenin ağır ve süratli deneyimlenmesinin bilhassa kuşaklar ortası transfer ve aile içi bağları kesintiye uğrattığına vurgu yaptı.

Bu durumun aileyi ve natürel olarak da toplumsal psikolojiyi daha kırılgan hale getirdiğini söyleyen Albayrak, dayanıklılığı yüksek bir aile ve toplum modeli için küçülen ailelerin ve zayıflayan aile bağlarının güçlendirilmesinin ehemmiyetine değindi. Kesintiye uğramış kuşaklar ortası transfer kanallarının açılması hedefiyle ‘büyük aile’nin imkânlarını da hatırlatan Esra Albayrak, ‘aile aklı’nın yine devreye sokulması gerektiğinin altını çizdi.

Katar’daki programlar kapsamında Gazze’de yaşanan soykırım ve mecburî göç nedeniyle yok olma riski yaşayan ailelerin geleceği de ele alındı ve Gazzeli ailelerin güçlendirilmesi için memleketler arası kamuoyuna düşen sorumluluklara dikkat çekildi.