Bu sefer Kürtler gerçekten sizi satacak
Çözüm Süreci kapsamında 28 Şubat 2015’te Dolmabahçe’de gerçekleştirilen toplantıdan sonra paniğe kapılanlar, süreci sabote etmek için harekete geçti. 1 Mart 2015’te yani toplantından bir gün sonra Milliyet gazetesinde yayınlanan, o zamanki Ankara Temsilcisi Aslı Aydıntaşbaş’ın yazısında, Tahlil Süreci’nin muvaffakiyete ulaşmasından kimlerin, nasıl rahatsız olduğu çok çapıcı bir başlıkla ortaya konulmuştu.
“Kürtler Bizi Sattı mı?” başlıklı yazıda Aydıntaşbaş, paniği şu tabirlerle lisana getirmişti: “HDP ve hükümet ortasındaki ortak açıklamadan sonra telefonlarım susmadı. Eş-dost, benim HDP’yi yakından izlediğimi bilen tanıdıklar, daima birebir korkuya kapılmıştı; HDP, Tahlil Süreci’nin yüzü suyu hürmetine AK Parti’yle anlaştı mı?”
“Siz kimsiniz, PKK silah bırakınca sizi Kürtler niçin satmış oluyor, PKK sizin isminize mı savaşıyor?” Bu soruları sormaya gerek yok sanıyorum… Zira 1 Mart 2015’ten sonra yaşananlar her şeyi anlatıyor.
Önce Ceylanpınar’da iki polisimiz şehit edildi, akabinde hendek ve çukur aksiyonlarının altyapısı oluştu. Kent merkezlerine inen PKK’lı teröristler, kentlerimizin çatışma alanına dönmesine neden oldu. 800’den fazla şehit verdik, binlerce sivil, can güvenliği tehlikesi altında yaşadı.
Hendek-çukur aksiyonlarıyla PKK istediğini alamadı lakin PKK’nın kendileri için savaştığını düşünenler maksatlarına ulaştı. Silahlar bırakılma etabından şiddetli çatışmaya dönüldü tekrar. Çatışmaların tekrar başlamasını fırsat bilenler, Suriye’de terör koridoru için harekete geçti. Türkiye 4 büyük harekât yaparak, koridor hayallerini tarihe gömdü.
Gelinen süreçte PKK’nın silahlı hareketlerine devam etmesinin hiçbir karşılığı kalmadı. Türkiye’nin başarılı terörle uğraşı sonuç verdi, ayrıyeten Suriye’de. PKK’nın hamisi Esed rejimi yıkıldı, halk ihtilali oldu.
İşte bu türlü bir konjonktürde “Terörsüz Türkiye” projesi devreye alındı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çıkışıyla başlayan süreç ilmek ilmek örüldü. İmralı görüşmeleri başladı. İmralı heyeti, partiler ortası ziyaretler gerçekleştirdi. İhtiyatlı optimistlik ortamında gerçekleşen ziyaretler sonucunda İmralı’dan beklenen davet geldi; Öcalan, PKK’nın feshini istedi. Önümüzdeki haftalarda süreçle ilgili kıymetli gelişmeler bekleniyor.
Türkiye’nin Suriye’deki tesirinden ötürü kriz geçiren Siyonist terör örgütü İsrail, üstüne bir de “Terörsüz Türkiye” süreci gelince çılgına döndü. İçerideki ve dışarıdaki bütün Siyonist maşalar devreye girdi.
İçerideki yargı süreçlerini mazeret edip kaos peşinde olanlar, erken seçim naraları atanlar, ekonomik ve siyasi manda ve himaye peşinde koşanlar, Siyonist İsrail’in emellerine hizmet ediyor… Son olarak FETÖ, klasik kaset usulleriyle kafayı çıkarmaya çalışıyor.
Ne yaparsanız yapın, o günler geride kaldı. Size makûs bir haberim var; İster Aslı’yı, ister Ceyda’yı arayın… Kime sorarsanız sorun; bu sefer Kürtler sahiden sizi sattı. Ülkemiz için bölgemiz için yepisyeni bir sayfa açıldı.
