ABD, beyaz ekmeği sağlıklı gıda listesinden çıkardı
ABD’nin 30 yıl gecikmeyle değiştirdiği yeni sağlıklı besin listesi muhtemelen başta Avrupa olmak üzere
ABD ile ticareti olan bütün ülkeleri
ve bu ülkelerdeki üretim biçimini etkileyecek.
Diğer ülkelerin de sağlıklı besin konusunda gecikmeden listelerini güncellemeleri gerekiyor.
Son istatistiklere nazaran Amerikalıların yüzde 77’si
alımına ait tavsiyeleri aşıyor, yüzde 63’ü ek
sınırlarını aşıyor ve yüzde 90’ı çok fazla
tüketiyor.
Neredeyse yüzde 80’i süt eserleri, meyve ve zerzevat konusunda yetersiz kalıyor.
Durumun berbata gittiğini gören ABD Besin ve İlaç Dairesi (FDA), 30 yıl sonra “sağlıklı” olarak nitelendirilen besinleri yine tanımladı.
gibi eserler listeden çıkarıldı,
üzere besin açısından güçlü seçenekler listeye eklendi.
FDA ayrıyeten üreticilerin tüketicilere bir besinin “
” kriterlerini karşıladığını süratli bir formda göstermelerine yardımcı olacak yeni bir sembol geliştirdiğini de duyurdu.
Sağlıklı beyanı, tüketicilerin
besin etiketlerinde daha eksiksiz
, gerçek ve yeni beslenme bilgilerine erişebilmelerini sağlamaya yardımcı olmak için güncellendi.
Yeni kurallara nazaran, “
” olarak etiketlenen besinler, FDA’nın beslenme kılavuzlarında önerilen zerzevat, protein, süt eserleri yahut tahıllar üzere bir yahut daha fazla besin kümesinden manalı ölçüde olacak.
Ayrıca doymuş yağ, sodyum ve ek şekerler için muhakkak sonlar içinde kalacak.
ABD Besin ve İlaç Dairesi
yağlar konusundaki bilgilerini de değiştirdi.
Eski fikir 1990’larda uygulamaya konduğunda, kuralın odak noktası tüm yağların azaltılmasıydı.
Günümüzde ise sağlıklı yağların yararlarını kabul ederken doymuş yağların azaltılması üzerinde duruluyor.
Bu değişim ne manaya geliyor?
Avokado, fındık, tohum, yüksek yağlı
balık, yumurta ve zeytinyağının
artık “
” olarak nitelendirildiği manasına geliyor.
Buna karşılık, şekerli meyveli atıştırmalıklar, çok tatlandırılmış atıştırmalık barlar, güçlendirilmiş kahvaltılık
ve ek şeker oranı yüksek hazır
ya da sağlıklı içecek diye pazarlanan
artık sağlıklı besin listesinde değil.
(WHO), obeziteyi “Sağlığı bozacak ölçüde bedende olağandışı yahut çok yağ birikmesi’’ olarak tanımlıyor.
Araştırmalar, çocuklarda görülen obezitenin çarpıcı bir formda arttığını gösteriyor.
Dünyada 5-19 yaş ortası 160 milyon obez çocuk var. Ergenlik periyodunda görülen obezite 1990’dan bu yana dört katına çıktı.
Peki Türkiye’de durum ne?
tarafından 2016 yılında yapılan araştırmaya nazaran ilkokul çağındaki çocukların yüzde 10’u obez, yüzde 25’iyse fazla kilolu.
Akıllı telefon, tablet üzere teknolojik aygıtların kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte çocuklarda fizikî aktivitenin azalması ve beslenme alışkanlıklarının olumsuz tarafta değişmesi, öne çıkan iki sebep olarak görülüyor.
Sağlık uzmanları durumu, “Önceden buz dağının ucunu görüyorduk fakat artık buz dağı büsbütün ortaya çıkmaya başlıyor” diye tabir ediyor.
Anne babalar; “
”, “
” üzere savunmalarla kilo sıkıntısını ciddiye almıyorlar.
Oysa araştırmalara nazaran çocukken fazla kilolu ya da obez olanların bu sorunu yetişkinliğe taşıma ihtimalleri hayli yüksek.
Alışveriş yaparken bile çocuklar bu
kurduğu
düşüyorlar. Ziyanlı yiyeceklerin konulduğu raf yüksekliği bile çocukların uzunluğuna nazaran ayarlanıyor.
üzerine çalışan uzmanlar, sıhhatsiz yiyeceklerin çok ucuz ve kolay ulaşılabilir olmasının değerli bir sorun olduğunun altını çiziyor.
en kıymetli üç sebebi var; Yüksek yarar uğruna sıhhatsiz besin üreten ve bu eserleri milyarlarca liralık
pazarlayan besin şirketleri, özel dalı yönlendirmede etkisiz ve yetersiz kalan devletler, bilgisiz kalmayı tercih eden anne babalar.“
Gazze’de bir yıldan fazla müddettir çocuklar katledilirken obezite konusunu mu keder edineceğiz
” diyorsanız söyleyeyim; Evet Gazze’deki çocuklar da bizim, sıhhatsiz besinlerle zehirlenen çocuklar da bizim.
Dünyanın yarısı çok yemekten hasta öbür yarısı da hiç yiyememekten.
Deveye sormuşlar “Boynun neden eğri” diye; “Nerem hakikat ki” demiş.
