ABD’nin 46’ncı başkanı Joe Biden’ın görev müddeti dün resmen sona ererken, siyasi mesleği soykırım ve savaşa takviye ile anılacak. ABD’nin başşehri Washington D.C.’de 50 yıla yakın bir siyasi kariyere sahip Demokrat Parti üyesi Joe Biden, kendini bir Siyonist tanımladığı biliniyor. Biden’ın ayrıyeten Rum ve Ermeni lobileri ile de yakın bağlantı içinde bir ABD’li siyasetçiydi. Siyasi mesleğinin son 4 yılını ABD Başkanı olarak geçiren Biden, kendi periyodunda dünyayı siyasi ve ekonomik bir kaosa sürükledi. Dünyanın en büyük askeri gücünü yöneten Biden, başkanlık vazifesinin birinci yılı dolmadan, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra birinci sefer Avrupa sonlarında bir savaşın başlamasına pürüz olamadı. O denli ki Biden idaresi attığı adımlarla Ukrayna-Rusya savaşının başlamasını tetikledi. Şubat 2022’de Rusya’nın Ukrayna topraklarına girmesiyle başlayan ve üçüncü yılını geride bırakacak savaş sonucu 10 milyon Ukraynalı yerinden olurken, 6,7 milyon Ukraynalı Avrupa ülkelerinde mülteci durumuna düştü. Onbinlerce Ukraynalı ise savaş sırasında hayatını kaybetti. Ukrayna savaşta, Donbass bölgesinde değerli toprak kaybına uğrarken, Azak Denizi kıyısındaki topraklarını da büsbütün kaybetti, kıymetli kentlerin alt yapısı tarumar olurken, Ukrayna iktisadının bel kemiğini oluşturan tahıl ihracatı neredeyse durma noktasına geldi. Biden idaresi, Mart 2022’de İstanbul’da Rusya ile Ukrayna ortasındaki mutabakatın imzalanmasını engelleyerek, Avrupa’yı da siyasi ve ekonomik krize sürükledi. Artan güç fiyatları ve göç dalgası, bir yandan Avrupa’nın iktisat devi Almanya’da şirket iflaslarını beraberinde getirirken, halk üzerindeki geçim maliyetlerini de artırdı.

Biden, 7 Ekim 2023 tarihinde Gazze’de başlayan soykırımda işgalci güç İsrail’e siyasi, ekonomik ve askeri dayanak vererek, katliama ortak oldu. “Ben bir Siyonistim” ve “İsrail olmasa bir İsrail kurmak zorunda kalırdık” kelamlarıyla hafızalara kazınan Biden, tüm milletlerarası davetlere kulaklarını kapattı ve vazifesinin son dakikalarına kadar İsrail’e tam takviye verdi. Geçen 15 ayda, Biden idaresi İsrail’e direkt 22 milyar dolarlık askeri yardım sundu. Biden idaresi, 25 Aralık 2023’e kadar, 244 kargo uçağı ve 20 gemi aracılığıyla 2,4 milyar dolar kıymetinde 10 bin tondan fazla silah ve askeri gereç gönderdi. Yalnızca birinci 6 haftada 15 binin üzerinde bomba ve 50 bin top mermisi İsrail’e ulaştı. Bu sayılar Ağustos 2024’e kadar 500 uçak ve 107 gemiye erişti. Kelam konusu araçlarla gelen silah ve gereç ölçüsü da 50 bin tonu geçti. Biden idaresinin sağladığı sığınak delici bombaların Gazze’de gerçekleşen birçok toplu katliamda kullanıldığı tespit edilmiş durumda. Terör devleti İsrail’in Gazze’de milletlerarası hukuku ve kurumları ayaklar altına almasına göz yuman Biden idaresi, global adalete olan inancı da yok etti. Biden’ın ortağı olduğu soykırımda, yüzde 70’i bayan ve çocuk 48 bine yakın Filistinli öldürülürken, yüz binlercesi de yaralandı.

Biden fiyaskolarıyla da unutulmayacak. Biden’ın ağustos 2021 tarihinde, ABD’nin 20 yıllık Afganistan işgaline son verirken yaşanan çekilme fiyaskosu şimdiden tarihe geçti. Biden, çok sağcı ve İslam tersi yapılanmaların, Avrupa’da güçlenmesine göz yumdu. 4 yıllık yönetimi altında aile kurumu da büyük bir hücumla karşı karşıya kaldı. LGBTi lobisine tam takviye veren Biden idaresi, “erkek ve kadın” dışında farklı cinsiyet tanımlamalarını destekledi.

Eski Lider Joe Biden dün vazife mühletinin dolmasına saatler kala yayınladığı fevkalâde başkanlık kararnamesi ile 6 Ocak 2021 tarihinde gerçekleşen Kongre Baskını’nı soruşturan komitede yer alan eski Genelkurmay Başkanı Mark Milley başta olmak üzere salgın periyodunda ABD’de sıhhat siyasetlerini yöneten Anthony Fauci ve Trump muhalifleri eski Cumhuriyetçi vekiller Adam Schiff ve Liz Cheney dahil birçok isme hukuksal müdafaa sağladı.