Rüşvet ağında son perde: Lüks yatlar, at çiftlikleri ve restoranlar
İBB’ye yönelik yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının birinci dalgasında tutuklanan ve aktif pişmanlık kararlarından yararlanarak itirafçı olan Avukat Orçun Muhittin Yolmaz, Emrah Bağdatlı ve Murat Ongun bağlantısıyla ilgili çarpıcı ayrıntılar verdi. Daha evvel bu ikiliyle alakası sebebiyle soru yöneltilmediğini anlatan Yolmaz, bu sebeple yeni bir tabir vermek istediğini belirterek, “Süreç içerisinde hatırladıklarım, yaşadıklarım ve cezaevinde televizyondan öğrendiğim kimi ayrıntıları birlikte değerlendirdiğimde kıymetli bilgileri içerdiğini düşündüm” dedi.
İfadesinde Emrah Bağdatlı ile 2019-2020 yıllarında Galatasaray maçlarında tribün ve yemek tertipleri aracılığıyla tanıştığını belirten Yolmaz, Bağdatlı’nın toplumsal etrafı geniş, lüks hayat üslubu olan bir kişi olduğunu aktardı. Bağdatlı’nın İstanbul’un çeşitli bölgelerinde lüks araçlarla dolaştığını, değerli saat koleksiyonları olduğunu, sık sık yurtdışına seyahat ettiğini ve yüksek meblağlarla kumar oynadığını söyledi. Emrah Bağdatlı’nın Murat Ongun ile çok yakın münasebeti olduğunu belirten kuşkulu, “Murat Ongun’dan ‘ağabeyim’ diye bahsederdi, telefonunda ‘M’ harfiyle kayıtlıydı. Ailecek bir arada tatillere masraflardı. Komşuydular ve neredeyse her gün buluşurlardı. Bağdatlı sık sık kendisini Murat Ongun’un adamı olarak tanıtırdı. ‘Ben Murat Ongun’un adamıyım, ona bağlı çalışıyorum, toplumsal medya mecraları ile basın ve internet işlerini ben yönetiyorum derdi” biçiminde konuştu. SOHO isimli özel kulübün kurucu üyelerinden olan Bağdatlı’nın Murat Ongun ile burada sık sık buluşarak masaj hizmeti aldığını öne sürdü.
Bağdatlı’nın, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in seçildiği kurultay sürecinde de Murat Ongun’la birlikte Ankara’da bulunduğunu belirten şahit, Ongun’un talimatlarına sıkı formda bağlı olduğunu tez etti. “Ben onun hem kardeşi hem kasasıyım. Parasını ve ailesini bile bana emanet eder” dediğini aktardı. Kuşkulu, Emrah Bağdatlı’nın operasyonlardan kısa mühlet evvel yurtdışına çıkma hazırlığında olduğunu ve bu seyahatlerin Murat Ongun’un talimatıyla gerçekleştiğini ileri sürdü. “Ağabeyim vazife verdi, gidip geleceğim demişti” diyen Bağdatlı’nın, operasyonlardan 15-20 gün evvel Amerika’ya gideceğini söylediğini ancak Yunanistan’a gittiğini öğrendiklerini belirtti. Bu seyahatin operasyon bilgisiyle bağlantılı olabileceğini düşündüğünü tabir etti.
Emrah Bağdatlı’nın yarış atlarına, yatlara ve restoranlara önemli yatırım yaptığını tabir eden Yolmaz, bu faaliyetlerde Murat Ongun ile ortak olduklarını düşündüğünü söyledi. Yolmaz, Taksim’de SOHO kulübü, Güçlü Center’da bir daire, Bodrum ve İstanbul’da iki yat, pide-lahmacun konseptli restoran zinciri üzere varlıkların bu alakada değerli yer tuttuğunu aktardı.
Bağdatlı’nın ayrıyeten Güçlü AVM’deki Raffles Hotel içinde Hüseyin Köksal’a ilişkin olduğu argüman edilen özel bir daireyi sıkça kullandığını, burada Murat Ongun ve Hüseyin Köksal ile buluştuklarını aktardı.
Tanık, Bağdatlı’nın birçok toplumsal medya hesabını Murat Ongun’un talimatıyla yönettiğini ve kendisine övünerek bu bilgileri paylaştığını belirtti. Ayrıyeten, Hüseyin Köksal’a ilişkin reklam firmalarının İBB iştiraklerinden ihale aldığına dair bilgileri cezaevinde basından öğrendiğini aktardı. Kelam konusu soruşturmada isminin geçme sebebini de açıklayan şahit, sahibi olduğu Medya Kent firmasının sırf bir sefer, Kasım 2024’te Creative isimli firmaya karşı Kültür A.Ş. ihalesine teklif verdiğini belirtti. “Emrah Bağdatlı’nın bu ihaleyle ya da teklifimle bir ilgisi olmadı” dedi. Soruşturma kapsamında ismi geçen Creative firmasının Merthan Açıl’a ilişkin olduğunu da sonradan öğrendiğini söyledi.
Tanık, Emrah Bağdatlı’nın Acun Ilıcalı ile yakın bağını sık sık anlattığını, Hull City locasında konuk olduğunu, Survivor Adası’na özel uçakla gittiğini söylediğini belirtti. Bağdatlı’nın Ilıcalı’nın uçaklarını kiralayan biriyle de ortak iş planları olduğunu anlattı. Şahit, Emrah Bağdatlı’nın yakın arkadaşları olarak Merthan Açıl ve Ömür Yılmaz’ın isimlerini verdi. Açıl ile sadece birkaç defa hukuksal mevzuda telefon görüşmesi yaptığını, yüz yüze tanışmadığını, Yılmaz’ı ise komşuluğu vesilesiyle tanıdığını tabir etti. Sözünü “Emrah Bağdatlı ile olan arkadaşlığım sıradan bir tribün arkadaşlığıdır. Bu ilgi nedeniyle bu soruşturmada adım geçmektedir. Kendisiyle rastgele bir kabahat ilgisine girmedim. Bildiklerimi açık yüreklilikle anlattım” kelamlarıyla sonlandırdı.
