Pandora’nın kutusu açıldıkça açılacak: CHP’nin rüşvet sarmalında yeni bir itiraf daha geldi

CHP’nin rüşvet sarmalında itiraflar peş peşe geliyor. Vatan Partisi Genel Lider Danışmanı Emin Adanur, tehdit edildiğini belirterek, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey başta olmak üzere, rüşvet alışverişi yaptığı tüm herkesi evvel savcılığa, sonra da savcılığın talimatıyla da KOM Şubeye sikayet etti.

Yaşadığı tüm süreci toplumsal medya hesabından paylaşan Emin Adanur şu sözleri kullandı;

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey başta olmak üzere, rüşvet alışverişi yaptığım herkesi evvel savcılığa, savcılığın talimatıyla da KOM Şubeye sikayet ettim, daha da edeceğim, şimdi %30’unu paylaştım, bununla da alakalı bir planım var, herkese karşı, beni düzelte düzelte akıllandırdılar, ne cepheyi genişletirim ne amacımdan şaşarım, ne beklentiye girer tezgaha düşerim, ne de size rahat veririm.

Şimdi o siyasi büyüklerime rica ediyorum, bence ortaya girip bu durumu düzeltin, yoksa pandoranın kutusu açıldıkça açılır, mezara girecek diye kelam verdiğimiz ne varsa gün yüzüne çıkar.

Sonra bu kentte belediye liderlerine, vilayet liderlerine, kurum müdürlerine, partinizin kendi kurmaylarına neler yaptırdığınızı, yurtiçi yurtdışı tüm ticaret ağınızı evvel emniyet ile sonra kamuoyu ile paylaşırım.

Bunu yazarken bir tebessüm etmedim değil, bunlar beni daima devletle tehdit ediyorlardı son vakitler 🙂

Not: Biraz uzun oldu, asıl sebebi şu, ben bu çabadan başarılı çıkamazsam, benden sonrakiler artık bu duruma niçin geldiğimi ve kimlerin getirdiğini bilecekler. Onlara küçük bir USB (Belgelerle, ispatlarla dolu)birde bu notu bırakıyorum.

3 tane oğlum var. Cihangir yapmazsa Alparslan oda yetmezse Beyazıd’a miras olsun, benim kanım benim gayretimi yarı yolda bırakmasın.’ ifade

Değerli Kamuoyuna;

21 yaşında Bursa kentine birinci Kentsel Dönüşüm’ü getirdim. 27 yaşında İnci Sözlük-Uludağ Kelamlık Toplumsal Medya Platformlarına ortak oldum, o vakitlerde anlaşılmayan lakin daha sonra çok değerli olduğu ortaya çıkan bir yatırımdı.

29 yaşında Bursaspor Kulübü Lider adayı oldum ve 3 adaylı girdiğimiz seçimi kazandım. Bursa’da 3.400 adet konut yaptım, 21 şantiyenin yalnızca 4 tanesi ise %80-90 aralığında.

3.400 adet konutun yeni maliyeti yaklaşık 300.000.000 dolar, yani 33 yaşına kadar yalnızca inşaat piyasasından iktisada kazandırdığım sayı.

Bursa’da birinci kentsel dönüşümü biz yaptıktan sonra binlerce konut yenilendi ve iktisada milyarlarca dolar katkısı oldu, 21 yaşında bir çocuk yaptı bunu. Tabi çok çalışan çok yanılgı yapar, bende çok yanılgılar yaptım, yanlışlarımın temeli BEŞERE İTİMAT idi, bu benim hayatımı tam bilakis çeviren, adımın dolandırıcıya çıkmasına sebep olan bir mevzuydu.

‘Tek 1 yanılgı 99 doğruyu götürdü’

Neydi pekala Beşere İtimat konusunun bana en çok verdiği ziyan? Kullanılmak..

1)10 yıl boyunca bir arada iş yaptığım, benden aldığı daireleri diğerine satıp, battığı için bize de ödeme yapamayan bir arkadaşımın sayesinde(hala onun yüzünden demiyorum, battı çünkü)

3.400 konutun 34 adedinden dolayı adım dolandırıcıya çıktı, mahpusa girdim, internette her yerde ismimi yazınca koca koca Dolandırıcı yazıları çıktı, ailem yok oldu, benim dışımda boşanmayan birey kalmadı, bende çocuklarımdan dolayı ayakta kaldım..

Düşünsenize, bugüne kadar yaptığınız işin %1-2si kadar bir yanlıştan, her şeyinizin gittiğini.

Matematikte 3 yanlış 1 doğruyu götürür, bende 1 kusur 99 doğruyu götürdü.

Neyse, asıl mevzumuza gelelim. Bu davalar niçin ağır ceza mahkemelerine taşındı? Olağanda hepsi ticari dava, bana neden bu leke sürüldü? Bunun yanıtı geçmişte gizli.

Çok sevip, sayıp, paha verdiğimiz, bizi mahallî medya bataklığına sürükleyen ve koca koca makamlardaki adamlarla düşman olmamızı sağlayanların bedelini ödedik. Bizden milyonlarca rüşvet alıp, en büyük soyguncu en büyük hırsız olanların yüzümüze değil gerimizden bize iftira atıp, bizi düşürmesinin bedelini ödedik.

Ben çok siyasetçi gördüm, birçoğuyla ortak iş yaptım, bugün belediye başkanı koltuğunda oturan birden fazla şahsa 25-26 yaşındayken iş imkanı sağladım, ekmek kapısı açtım, onların vefasızlıklarının bedelini ödedim.

Ben bedel ödemeye hazır alışmış, seste etmiyorken baktım ki iş artık zıvanadan çıkmış, bana ödettirilen bedel yetmemiş artık de benim acizliğimi öne sürüp ayrıca insanlara, pak insanlara bedel ödetilmek istenmiş, bizde demişiz ki “Orda durun bakalım”

Neyse çok anlattım, sadede geleyim.

Ben 35 yaşında bir Türk genciyim. Çok şey başardım ve başardıklarımın bedelini ödedim, ödemeye devam ediyorum.

2 kere mahpusa girdim, 2’sinde de bahsin temeli birebirdi. Onlarca yıl ceza aldım, yüzlerce yıl ceza ile yargılanıyorum. 3 yıldır yurtdışı yasağım, haftada evvel 4 sonra 2 güne inen karakola gidip imza atma yükümlülüğüm var. Yurtdışında bulunan mülklerimi kıymetinin 5’de 1’ine satarak çıkmak zorunda kaldım, halbuki 26 yaşında Avdupada iş yapabilen bir Türk genciydim.

Öyle kimseden kalma miras, servette yok. İsmi muhakkak olan birkaç gazeteci, birkaç siyasetçi, birkaç bürokrat benim hayatımı bitirdi, bütün hayallerimi elimden aldı.

Benim bugüne kadar her iş koluna, her kuruma, her tıp vatandaşa daima yararım olmuştur. Ameliyatı gerekmiştir yapmışızdır, düğünü gelmiştir yapmışızdır, cenazesi gelmiş yapmışızdır, ALLAH bilir ne kime ne yaptığımızı biliriz nede hatırlarız nede hatırlamak isteriz ancak bindiğimiz taksici, gittiğimiz esnaf, yürürken merhabaşlatığımız dostlar bize bunları söyler, hatırlatır, dua ederler.

Şimdi bunları niçin yazıyorum. Ben bir yola girdim, bu yolun ne olduğunu çok düzgün biliyorum, dersime çok yeterli çalıştım, birinci sefer kendimi bu kadar düşünüyorum, hayret.. Ben mağdur oldum, her şeyimi kaybettim, sebep o bu hiç umrumda değil, kendi namıma zerre talebim yok, ben kazandım, ben kaybettim. Lakin, bu durumu kullanan Hokkabazlar ve bunlara yol verenlerle artık büyük bir çabaya girdim.

Pandora’nın kutusu açıldıkça açılacak: CHP’nin rüşvet sarmalında yeni bir itiraf daha geldi

Benzer İçerikler