İsrail kârlı bir projeydi ve şimdi çöküyor
Soykırım kabahati işlediği için Milletlerarası Ceza Mahkemesinin hakkında yakalama kararı verdiği İsrail Başbakanı Netenyahu, Macaristan gezisinden hemen sonra ABD Başkanı Trump tarafından alelacele çağrıldı. Zira İsrail, Türkiye’nin Suriye’de barış ve huzur ismine yaptığı bütün çalışmaları kendi varlığına yönelik bir tehdit olarak algılıyor, ABD ve Türkiye’yi karşı karşıya getirecek adımlar atıyordu. Hasılı son derece tehlikeli sularda yüzüyordu. Türkiye’nin Suriye’de üs olarak kullanacağı konuşulan havaalanında Türkiyeli çalışanlara yönelik hücum çok büyük bir gelişmeydi. Böylece Netenyahu, Siyonist İsrail’in emelinden bağımsız olarak kendi hudutlarını çok aşmıştı. Bundan sonra çabucak ABD’ye çağrıldı. Netanyahu memleketler arası mahkemelerin kararına karşın ABD’ye de gitti.
Trump, Netenyahu’yu Beyaz Saray’da ağırladı ve görüşmeden sonra birlikte basın açıklaması yaptılar. Burada bilhassa ABD liderinin konuşması gündeme damga vurdu. Açıklamaya nazaran ikili ortasında öteki bahislerin da müzakere edildiği anlaşılıyor ancak Trump’ın konuşmasında Türkiye’yi ve Cumhurbaşkanımızı ilgilendiren kısım çok çarpıcıydı. Trump şunları söyledi:
“Erdoğan isminde bir adamla çok yeterli münasebetlerim var. Basının, Erdoğan’ı sevmeme kızdığını biliyorum ancak ben seviyorum, o da beni seviyor ve hiçbir meselemiz olmadı. Erdoğan çok güçlü ve zeki bir adam, kimsenin yapamadığı bir şeyi yaptı. Hakkını vermek lazım! Suriye’de Türkiye ile yaşadığınız her sorunu çözebileceğimi düşünüyorum. Siz makul olduğunuz sürece… Bu mevzuda siz de biz de makul olmalıyız.”
Bu açıklamadan sonra Netanyahu’nun zorda kaldığı istikametinde yorumlar yapıldı. Açıkçası ben de bu türlü düşünüyorum. Ama bu yorumların şimdiye kadar bildiklerimizle çeliştiğini de kabul etmeliyiz. Şimdiye kadar Yahudi lobilerinin ABD’ye hâkim olduğuna inanılıyordu. Onlara nazaran İsrail ve Museviler, lobiler üzerinden ABD’de siyasete taraf veriyor ve Amerikalılar Musevilere ve İsrail’e nazaran hareket ediyordu. Geçmişte bu taraftaki fikirler çok yaygındı ve Türkiye’ye de “Yahudi lobileriyle güzel geçinmek gerekir” bildirileri veriliyordu. Bu iletileri gönderenler İsrail’le bağlantılara dikkat etmek gerektiğini de söylemiş oluyorlardı. Bu çerçevede Trump’ın ne söylediğinden çok nasıl söylediği üzerinde durulması hayli manalıdır. Trump, açıkça, Siyonist Başbakanı basın mensupları önünde küçük düşürücü kelamlar söylüyor ve Netenyahu’yu yerin tabanına sokuyordu. ABD ve İsrail ortasında bildiklerimizin dışında bir durum vardı.
İsrail’in ve Siyonizm’in ABD’de tuttuğu yeri inkâr etmiyorum ancak muhakkak bir fikir doğrultusunda hiyerarşik sıralama yaptığımızda karşımıza bugünkü tablo çıkıyor. İngiltere ve ABD’nin Doğu Akdeniz’deki amaçları açısından Filistin’in jeopolitik bedeli çok yüksekti. Afrika ve Asya kıtalarının buluştuğu yerde Avrupa’yı Hindistan’a ve Uzak Doğu’ya bağlayan Süveyş Kanalı’nın güvenliğini sağlayacak bir yapıya gereksinim vardı. Burada inşa edecekleri yeni bir koloni hem Kanal’ın güvenliğini hem de Levant’a hâkimiyeti garanti altına alacaktı. Güç güvenliğini de buna eklemek gerekir. Siyonizm’i bir ideoloji olarak benimseyen Museviler de ABD ve İngiltere’nin maksatlarıyla kendi çıkarlarının uyuştuğunu gördüler ve ona nazaran hal belirlediler. Bunun üzerine bir yapı ve sistem inşa edildi.
Eğer İsrail başarılı bir proje olarak varlığını sürdürebilseydi İngiltere ve ABD için sorun olmayacaktı. ABD eski başkanı Biden’ın İsrail’i çok kârlı bir proje olarak tanımlaması sıradan bir hadise değildir. Lakin 7 Ekim’den sonra Gazze’de çok şey değişti. Evet, büyük bir soykırım var ve Siyonistler ne yazık ki Gazze’ye havadan bomba yağdırmaya devam ediyor. Ama bunun karşısında bütün insanlığın zihninde Batı, Avrupa, Anglosaksonlar, ABD, İngiltere, Almanya ve misal kavram ve yerlerle ilgili fikirler bütünüyle değişiyor. İsrail’le ilgili algı da baştan aşağıya değişiyor. Değişimden Musevilerin de derinden etkilendiğini söylememiz gerekir. Siyonizm’e ve İsrail’e bağlılık Musevileri de derinden etkiliyor. Haçlı Seferleri bin yıldır unutulmuyor. Siyonist İsrail’in Gazze’de ve İsrail’de yaptıkları da bin yıl unutulmayacak. ABD ve İngiltere sonsuza kadar İslam dünyasıyla ve dünyanın geri kalanıyla İsrail sebebiyle düşman olmayacaktır. İsrail başarısız bir projeye dönüştü. Trump bir hakikati teslim ediyor: “Erdoğan Suriye’de kimsenin yapamadığı bir şeyi yaptı.” Trump bu kelam ile İsrail’e hiyerarşik tertipteki yerini de bildirmiş oluyor.
İsrail kârlı bir projeydi fakat artık işler eskisi üzere gitmiyor.
