Azerbaycan lideri Aliyev’den KKTC için tarihi mesaj: Kardeşlerimizin her zaman yanındayız
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki kardeşlerimize şunu söylemek istiyorum, biz her vakit yanınızda olacağız, ülkenizin bağımsız bir devlet olarak kurulmasını ve memleketler arası toplum tarafından tanınmasını sağlayacağız” dedi.
Azerbaycan’ın başşehri Bakü’de, “Yeni Dünya Nizamına Doğru” temalı 7. Milletlerarası Azerbaycan Diplomatik Üniversitesi (ADA) Siyasi Forumu başladı. Gerçekleştirilen foruma, 44 ülkeden 80’den fazla memleketler arası uzman ve fikir kuruluşu temsilcisi katıldı. Foruma katılan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev konuşma yaparak, iştirakçilerin sorularını yanıtladı. Ermenistan’a yeni müttefikleri tarafından ölümcül silahlar sağlanmaya başlandığını belirten Aliyev, “Bu durum bölgede barış ve istikrara hiçbir biçimde hizmet etmiyor” dedi.
Savaş sonrası durumun nasıl gelişeceğinin büyük ölçüde Ermenistan’a bağlı olduğunu belirten Aliyev, “Toprak bütünlüğümüzü ve egemenliğimizi tekrar sağladık, ayrılıkçılığı ortadan kaldırdık, hudutlarımızın dokunulmazlığını sağladık. Bu problem bizim için kapanmıştır. Lakin bu gelecek tehditleri hesaba katmayacağımız manasına gelmiyor. Her an kendimizi savunmaya hazır olmamız gerekiyor” tabirlerini kullandı.
Azerbaycan’ın Bağlantısızlar Hareketi’ne 4 yıl başkanlık yaptığını belirten Aliyev, “Hareket aşikâr bir zayıflama yaşadığı periyotta, Azerbaycan harekete yeni dinamikler getirdi ve muvaffakiyetle işleyen bir parlamento platformu oluşturdu. Ayrıyeten bir gençlik platformu da kurduk. Tıpkı vakitte Bağlantısızlar Hareketi’nin kurumsal gelişimine dikkat ediyoruz ve onu çok tesirli bir memleketler arası hareketi dönüştürmek için çabalıyoruz” dedi.
‘Türkiye ve İsrail ortasında olan gerginliği azaltmak için Azerbaycan’ın rastgele bir rolü var mı sorusunu’ cevaplayan Aliyev, “Her iki ülke Azerbaycan’ın yakın dostudur. Türkiye ile biz müttefik ülkeleriz. 2021 yılında Şuşa Beyannamesi’ni imzaladık ve resmi olarak müttefikiz. Her ne kadar müttefiklik münasebetlerimiz uzun yıllardır sürüyor olsa da bunu resmi bir prosedürle teyit etmiş olduk. İsrail de Azerbaycan için dost bir ülkedir. Uzun yıllardır bu karşılıklı dostluk, çeşitli kuvvetli durumlarda kendini göstermiştir. Bu nedenle iki ülke ortasında yaşanan rastgele bir uyuşmazlık bizi endişelendiriyor. Bu artık bilinen bir gerçektir. Türkiye ile İsrail ortasında gerçekleşen birinci uzlaşmada Azerbaycan arabuluculuk yapmıştır. Bu bugün iki ülke ortasında yaşanan birinci kriz değildir, bu ikinci krizdir. Yakın geçmişe baktığımızda birinci kriz devrinde bu iki ülkeyi birbirine yaklaştırmak için faal bir rol oynadık. Azerbaycan bu süreçte yalnız değildi ancak öncü bir rol üstlendi” sözlerini kullandı.
Azerbaycan’ın Türk dünyası ile iş birliğini her vakit desteklediğini belirten Aliyev, “Bizi tarihimiz ve etnik köklerimiz birleştiriyor. Dillerimiz ortasında benzerlikler var, kültürlerimiz ortasında benzerlikler var, geleneklerimiz de hayli misal. Biz Türk Devletleri Teşkilatı’nın (TDT) daha güçlü ve daha sonuç odaklı olmasını isteriz. Bu hususta Azerbaycan her vakit elinden gelenin en güzelini yapmıştır. Üye devletler ortasındaki karşılıklı bağlara gelince çok yeterli bir bağlantılarımız var” diye konuştu.
Rusya ile Ukrayna ortasında devam eden savaşa da değinen Aliyev, “Biz her vakit Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini destekledik, destekliyoruz ve desteklemeye devam edeceğiz. Biz kendimiz işgalden acı çektik, toprak bütünlüğümüzün ihlaliyle acı çektik. Bu durumu büsbütün anlayarak söz ediyoruz. Bugün kime sorsanız savaş derhal bitsin der. Ancak temel soru bunun nasıl olacağı ve süreksiz bir ateşkese dayalı kalıp kalmayacağıyla ilgilidir. İki etkin savaşta yer almış bir ülke olarak, biz diyebiliriz ki ateşkes asla savaşı durdurmaz. Bu, süreksiz bir duraklamadır. Ülkeler tekrar toparlanıp harekete geçebilir. Ukrayna’nın memleketler arası tanınmış topraklarını barış mutabakatı ile kaybetmesi gerçekçi olmaz. Savaşı bitirelim demek kulağa güzel gelse de sonrasında ne olacağını güzel düşünmek gerekiyor. Rusya ile Ukrayna ortasında yakın gelecekte barış sağlanması gerçekçi görünmüyor. Rusya, işgal ettiği toprakları ilhak etti ve bundan nasıl vazgeçebilir? Ukrayna ise dünya tarafından tanınan topraklarından nasıl feragat edebilir? Maalesef, savaşlar lakin taraflardan biri kapitülasyon imzaladığında sona erer” sözlerine yer verdi.
Azerbaycan’ın Güney Kafkasya’nın önde gelen ülkesi olduğunu hatırlatan Aliyev, “Bağlantısızlar Hareketi’nde güçlü bir pozisyonumuz ve Orta Asya ile âlâ ilgilerimiz var. Ekonomik açıdan güçlüyüz, güç kaynaklarına sahibiz ve ordusunu savaş meydanında kanıtlamış bir ülkeyiz. Bu nedenle biz Amerika Birleşik Devletleri için çok kıymetli bir ortak olabiliriz. Trump idaresinin mevcut siyasetleri daha çok ABD’nin ulusal çıkarlarına dayanmaktadır. Şunu da belirtmeliyim ki şu anda ABD ile kurulan güçlü ilgiler, bu bölge açısından büyük değer taşımaktadır” dedi.
Avrupa’nın güç güvenliğiyle ilgili değerli problemleri olduğunu belirten Aliyev, “Bugün tahminen durumu istikrarlı görüyor olabilirler. Lakin biz endüstrinin talebi ve yeşil güce olan gereksinimin hacmiyle ilgili sayıları biliyoruz. Tüm yeşil dönüşüm gayretlerine karşın Avrupa’da elektrik gücü kıtlığı yaşanacaktır ve tam da bu nedenle Karadeniz’in altından Azerbaycan-Romanya ortasında 4 gigavat gücünde bir kablo inşasıyla ilgileniliyor. Yani bugün Avrupa Kurulu o pembe gözlüklerini çıkarmalı ve dünyaya gerçekçi bir gözle bakmalıdır. Azerbaycan üzere devletlere bedel vermelidirler” diye konuştu.
İran ve Azerbaycan bağlarına de değinen Aliyev, “İran’daki seçim sürecinde yaşanan gelişmeler bizi mutlu etti. İran’dan olumlu bildiriler aldık. Biz tüm komşularımızla bilhassa İran’la düzgün bağlar kurmak istiyoruz. İran ile geniş bir ulaşım ve ekonomik gündemimiz bulunmaktadır. İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’ın bu ay Azerbaycan’ı ziyaret etmesini bekliyoruz. Bu ziyaret, ikili bağların geliştirilmesi ve bölgesel gelişmeler açısından değerli olacak” dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Türk Devletleri Teşkilatı’nda gözlemci statüsü almasında Azerbaycan’ın faal rol oynadığını hatırlatan Aliyev, “Bu hususta faal olarak gayret eden ülkeler ortasındayız. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, teşkilatın Şuşa kentinde yapılan gayri resmi tepe toplantısına davet edildi ve orada yer aldı. Kuzey Kıbrıs’ın bayrağı da o toplantıda dalgalanıyordu. Biz her vakit kardeşlerimizin yanındayız. Siyasetimiz her vakit net olmuştur. Bu alanda diğer bir gündemimiz yoktur. Yalnızca kardeşlerimize devletlerini koruyabilmeleri için nasıl yardımcı olabileceğimizi düşünüyoruz. Tarih ve yaptıkları açısından bunu hak ediyorlar” formunda konuştu.
BM Genel Sekreteri’nin referandum duyurusu yaptığında Kıbrıs Türk tarafının birleşmeye ‘evet’ oyu verdiğini, Rum kısmı temsilcilerinin ise ‘hayır’ oyu kullandığını hatırlatan Aliyev, “Bakın, ne oldu? Kıbrıs Rum Kısmı Avrupa Birliği’ne kabul edildi. Bu adil mi? Yani bu ikili standartların açık bir örneğiydi ve siyasetçiler bundan bahsetmek istemiyor. Yani başlarını ağrıtmak istemiyorlar ve bu mevzuda konuşurlarsa, onlara baş ağrısından diğer sorunlar de çıkabilir. Bu yüzden Kuzey Kıbrıs’taki kardeşlerimize şunu söylemek istiyorum, biz her vakit yanınızda olacağız ve ülkenizin bağımsız bir devlet olarak kurulmasını ve memleketler arası toplum tarafından tanınmasını sağlayacağız” dedi.
