Siyasi hususlardan uzun bir müddettir uzak duran Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), 28 Şubat üzere süreçlerdeki rolünü hatırlatan bir çıkış yapmıştı. TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve YİK Lideri Ömer Aras, teğmenlerin ihracından terörle iltisaklı belediyelere operasyonlara kadar birçok bahiste, yargı ve hükümeti amaç almıştı.

Aras, TÜSİAD Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, sivil toplum örgütü olduğunu unutup siyaset kokan cümlelerle hükümeti gaye göstermişti. Turan da konuşmasında korsan şov yapan teğmenleri ve provokatör Ümit Özdağ’ı savunmuştu. İki isim hakkında soruşturma başlatılmış ve gözaltına alınan zanlılar, yurt dışına çıkış yasağıyla serbest bırakılmıştı.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, muhalefet ve iş dünyasından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ‘söz birliği ve örgütlü’ halde amaç alanlara reaksiyon gösterdi.

“Son günlerde, bağımsız yargıyı gaye alanların, savcı ve yargıçları gaye gösterenlerin, mahkemeleri töhmet altında bırakanların; kelam birliğiyle ve örgütlü bir halde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı maksat aldıklarına şahitlik ediyoruz.

Öncelikle altını çizerek belirteyim ki: “Yassıada Yargısı” rezaletinden beslenenlerin, “12 Eylül” ve “28 Şubat” yargı sefaletinden medet umanların yargı bağımsızlığından kelam etmeleri, darbe maddelerine duydukları hasretin dışa vurmasıdır. Hedefleri yargı bağımsızlığı değil, bağımsızlığı amaç alarak yargıyı baskı altına almaktır.

Darbe devirlerinde vesayetçilerin yargıya verdiği brifingleri alkışlayanlar, ruhsal harekât merkezlerinde hazırlanan telaffuzlarla sivil iradeyi amaç alanlar, özgürlükleri rafa kaldırıp milleti kafese alan yasakları onaylayanların bugün bağımsız yargıdan kelam ederek Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alması tek sözle rezalettir; organize berbatlığı ve illegaliteyi yasallaştırmaya çalışmaktır.

Herkes uygun bilsin ki bu ülkede ne illegaliteyi olağanlaştırmaya ne de kayıt dışı siyasete müsaade veririz. Kayıt dışı siyaset beklentisi ve vesayet hasreti içerisinde olup Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a saldırılmasına da göz yummayız.

Bilgiye dayalı tartışmalar ve etik kurallar çerçevesinde yürütülen siyasi çabalara hürmetimiz sınırsızdır. Hakaret, iftira, dezenformasyon ve manipülasyonlarla gündem oluşturmaya çalışıp demokratik bedellerin aşınması için gayret edenlere ise toleransımız sıfırdır.

Manipülatif stratejilere karşı şuurumuz açık, direncimiz yerindedir. Kimse şuurumuzu ve direncimizi test etmeye kalkmasın.”