Hattat Elif Karadaş, Filistin davasına dayanak vermek için Fetih Müddeti’nin tamamını sınır yapıtı olarak yazdı. İsrail’in işgalinden evvelki Filistin haritasını çerçeve olarak belirleyen sanatçı, yaklaşık 17 aylık çalışmayla hazırladığı, 60’a 125 santimetre boyutlarındaki yapıtının görsellerini toplumsal medya hesabında paylaştı. Karadaş, yapıtta 29 ayetten oluşan ve Kur’an-ı Kerim’in 48. müddeti olan Fetih Müddeti’nin tamamını Arapça olarak nesih sınırı ile kaleme aldı.

Kağıdı, çerçevesi ve sade dizaynıyla dikkati çeken yapıta sanatçı, ayetlerin sonuna “Azim olan Allah ne hoş ne gerçek söyledi” manasında “Sadakallahul azim” ile Filistin ve Gazze’nin kurtuluşu için yazdığı dua metnini ekledi.

Elif Karadaş, 7 Ekim’den bugüne kadar yaşanan süreçte, birçok insanın kendi yeteneği ve sanatıyla Filistin davasına dayanak verdiğini belirterek, “Kimi müzikler yazdı, söyledi, kimi fotoğraflar çizdi, motifler dizayn etti. Herkes kendi alanında, kendi yeteneğiyle Filistin’in sesi oldu, farkındalık oluşturdu. Kefiyeler takıldı, Instagram kısıtlamalarına karşın paylaşımlar çoğaltıldı, boykotlar yapıldı, dünya halkları vicdanlarının sesini dinledi. Ben de kendimi en âlâ söz ettiğim, en çok meşgul olduğum alan olan hüsnühat sanatıyla bu kutsal davaya dayanak vermek istedim.” dedi.

Eser olarak Fetih Suresi’ni yazmanın kıssasına dair ise Karadaş, şunları kaydetti:

“Elimde kalem ve kağıt, dilimde Gazze ve Filistin için okuduğum Fetih Müddeti’nin ayetleri varken, bu ikisini birleştirmekten kendimi alamadım. Her satırına dualarım, gözyaşlarım ve yüreğimdeki umut eşlik etti. Her harfi, her çizgiyi, her mürekkep damlasını Gazze’nin özgürlüğüne bir adım olarak yazdım. Bu eser, yalnızca bir sınır çalışması değil, bir dua, bir niyaz, bir yakarıştır, tarihe düşülen bir nottur, her bir harfiyle, her bir satırıyla Gazze’nin, Filistin’in özgürlüğüne bir davettir.”

Karadaş, Gazze’nin asrın en büyük irşadını yaparak dünya halklarının vicdanını uyanışa geçirdiğine dikkati çekerek, “Amerika ve Avrupa’daki üniversitelerde, öğrenciler Filistin’in özgürlüğü için sokaklara döküldü, yerleşkelerde çadırlar kuruldu, sloganlar atıldı. İsveç’ten dünyaya yayılan ‘Leve Palestina’ müziği, 7 Ekim sonrası sürecin adeta marşı haline geldi. Sanatkarlar, müzisyenler, muharrirler ve aktivistler birbirinden farklı lisanlarda, renklerde ve seslerde Filistin’in sesi oldu. Dünya halkları, adaletin ve insanlığın sesini yükselterek, zulme karşı durmanın kozmik bir sorumluluk olduğunu bir sefer daha hatırlattı.” değerlendirmesini yaptı.

Fetih Müddeti yapıtının de bu büyük vicdan hareketinin bir kesimi olduğunu vurgulayan Karadaş, “Eserin her bir harfi, her bir mürekkep damlası, dünyanın dört bir yanında yükselen bu seslere bir katkıdır. Rabbim, yazdığım bu Fetih Müddeti’nin her bir harfi, her bir mürekkep damlasına hürmetine, Gazze’ye ve Filistin’e zafer nasip etsin. Onları zulümden kurtarsın, özgürlüklerine kavuştursun. Bizleri de bu kutsal davada sabırlı, dirençli ve umutlu kılsın ve fethe bizleri layık etsin.” sözünü kullandı.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği ataklarda yaklaşık 17 bin 841’i çocuk, 12 bin 298’i bayan olmak üzere 46 bin 6 Filistinli öldü, 109 bin 378 kişi yaralandı.

Hamas ile İsrail ortasında varılan ateşkes ve esir takası muahedesi 19 Ocak Pazar günü TSİ 12.15’te yürürlüğe girmişti. Mutabakat kapsamında 27 Ocak Pazartesi günü, Netzarim Koridoru Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilerin güneyden kuzeye geçişine açılmış, İsrail ordusu 9 Şubat’ta Netzarim Koridoru’ndan çekilmişti. Gazze Şeridi ile Mısır ortasındaki Refah Hudut Kapısı, İsrail ordusunun 8 ay süren işgalinin akabinde 1 Şubat’ta hasta ve yaralıların tahliyesi için açılmıştı. Esir takasının birinci altı tipinde, İsrail hapishanelerindeki 1135 Filistinli esir ile Gazze’deki 19 İsrailli ve 5 Taylandlı esir hür bırakılmıştı.

Üç kademeden oluşacak ateşkes muahedesine nazaran, 42 günlük birinci kademede toplam 1900’ün üzerinde Filistinli esir ve 33 İsrailli esirin özgür bırakılması bekleniyor.