TÜSİAD’ın morali neden bozuk?
Komprador Burjuvazi’nin Vitrindeki Kulübü TÜSİAD’ın kadim alışkanlığı tekrar nüksetti.
Bir sefer daha siyasete ve yargıya ayar vermeye kalktılar.
***
Lafa gelince Büyük Sermaye sınıfının aykırısı ayaklarına yatan Solcu Tayfa ise bunlara “Geç bile kaldınız” diye alkış tuttu!
TÜSİAD’ın “İyi Hal Kâğıdı” yoktur.
Çok örnek verebiliriz de…
En çarpıcı olanlardan birini hatırlatmakla yetinelim.
***
Tarih: 3 Aralık 1997!
28 Şubat Cuntası’nın, Refahyol hükümetini Demirel’in eliyle devirmesinin üzerinden beş buçuk ay geçmişti.
TÜSİAD’ın o periyottaki Üç Ası, Genelkurmay’ı ziyaret etti.
***
İkinci Lider Çevik Bir ve Genel Sekreter Erol Özkasnak ile görüştüler.
Belli başlı hususlarda Cunta’ya “brifing” verdiler.
TSK’nın “Beyin Takımı” denilen J Başkanları’nın da katıldığı bir brifingdi, bu!
***
Dikkat buyurunuz:
1997’nin Haziran’ında Yargı’dan Medya’ya kadar çabucak herkese brifing veren TSK’ya…
-TÜSİAD, brifing veriyordu!
***
Sadece bu örnek bile, askeri vesayetin de bağlı olduğu bir Büyük Sermaye vesayetinin varlığını göstermeye yetiyordu.
Törkiş Komprador Üst Yapı’dan bahsediyoruz!
Kompradorların kuryesi TÜSİAD, Genelkurmay’a talimat veriyordu.
***
Komprador Baronlar Kurulu ile TSK ortasındaki ilişkiyi ise “İkinci Başkan” sıfatıyla Çevik Bir sağlıyordu.
28 Şubat 1997’deki MGK toplantısından tam bir hafta evvel ABD’yi ziyaret ederek 21 Şubat günü dönemin CIA Başkanı George Tenet ile “gizlice görüşen” Çevik Bir’den kelam ediyoruz!
Mister Çevik Bir, 28 Şubat 1997’nin öncesinde ve sonrasında gide gele İsrail’i “Su Yolu” yapmıştı.
ABD-İsrail tandeminin mutemet adamı Yahudi Baron İzhak Alaton, kapalı kapıların gerisinde ne demişti, vaktiyle:
“28 Şubat’ta tankları yürütebilmek için Cunta’nın generallerine dört konut verdim!”
***
Locaefendi Fetullah, o malum süreçte Çevik Bir’e övgü dolu bir mektup yazmıştı.
İzhak Alaton, 90’lı yıllarda Fetullah’ı Yahudi lobisi ile buluşturan barondu.
TSK’ya brifing veren Patronlar Kulübü TÜSİAD’ın morali, 28 Şubat sürecinde acayip yerindeydi.
Halkın moralinin bozuk olması mı?
-Batıcı TÜSİAD’ın umurunda değildi.
***
2025’te ise “Ülke olarak hepimizin morali bozuk” diye feveran ediyor TÜSİAD ve “Sistem çöküyor” diyor!
Halkın moralinin bozuk olması yahut olmaması…
Ekonomik krizin cenderesi altında bulunması…
TÜSİAD’ın, günümüzde de umurunda değildir.
Komprador Sermaye sınıfının üzerinde oturduğu balyaların efendisidir, TÜSİAD!
***
Bunların asıl “karın ağrıları” şurada gizlidir:
TÜSİAD’ın morali; Türkiye’nin ABD-İsrail tandemi karşısındaki “açık ve bilinmeyen uğraşı, arbedesi, dahası harbi” sebebiyle üzücü halde bozuktur!
***
Şu kelamını ettikleri “Çöken Sistem” mi?
Aslında…
ABD’ye bağlı ve bağımlı Türkiye’deki “Üst Yapı” vesayetinin çökmesidir!
-Gerçekte, bundan ötürü feveran ediyorlar.
TÜSİAD’ın iktidara bir nevi muhtıra verircesine yaptığı şu son çıkışı…
TSK’nın 27 Nisan 2007 tarihinde bir gece yarısı yayınladığı elektronik muhtıranın sonrasındaki “ters etkisine” benzeri bir etki yapacaktır!
***
2007 seçimlerinin yaklaşık üç ay öncesindeki mevzubahis sanal muhtıra, arzulanan hedefin bilakis bir sonuç doğurmuş, iktidara yaramıştı.
Günümüzde ise genel seçim yok amma velakin TÜSİAD’ın “çaresizlik” içindeki çıkışı -maksadının tam aksine- iktidar cenahının tribünlerine güç vermeye, motivasyon sağlamaya yarayacaktır!
Önce, Sarı Kovboy esip gürlemişti, Hamas’a; “Cehennem” vadetmişti!
***
Sonrasında ise tandemi Adolf Netanyahu…
Geçen cumartesi günü öğlen saatine atıfla…
“İsrailli tüm rehineleri o vakte kadar özgür bırakın; aksi taktirde ateşkes bozulur ve ortalığı yeniden kan gölüne çeviririz” diye ağız dolusu tehdit etmişlerdi.
***
Ateşkesi birinci günden itibaren tekraren ihlal eden kahpece saldırmayı sürdüren İsrail olduğu halde “Hem hatalı hem de güçlü” pozlarında küstah ve buyurgan bir hal içindeydiler.
Hamas “İsrail, muahede koşullarını ihlale devam ettiği için” rehine takasını askıya almıştı.
***
Soykırımcı ve Onun Kabahat Ortağı, Hamas’ın geri adım atmasını bekliyordu, ya…
Geçtiğimiz perşembe günü geri adım atan Terör Devleti İsrail oldu!
İçerideki Batı putçularının “Her şeye muktedir!” sandıkları ABD ve İsrail ikilisine ne oldu bu türlü, yahu?
Hangi zorlayan sebepten ötürü çark etti; kandan beslenen soykırımcı zalimler?
***
Bu yaman sualin yanıtı üzerinde düşünülmedi, geçildi!
Eh, bundan sonra da üzerinde durulmayacaktır.
***
Sadece şu kadarını söylemekle yetinelim…
Siyasi tabirler sözlüğünün son günlerde bir sefer daha güncellenen tabirini…
Bu kere Sarı Kovboy Trump’ın isminde muzip bir değişikliğe giderek, tekrarlayalım:
-Turump’un büyüğü heybede!
***
Bir diğer deyişle…
Hem ABD hem de tandemi İsrail için; makûs günler geride kaldı, artık sıra daha berbat günlerde!
